Neler yeni

Yeni mesajlar Yeni konular En çok mesaj En çok tepki En çok görüntülenen

ilginç olaylar

CaNaN!

Acemi Tasarımcı
Katılım
26 Eki 2007
Mesajlar
0
Tepkime puanı
0
Sevgililer sinemada güzel bi film seyrettikten sonra arabalarına binmişler. Erkek sevgilinin libido faaliyetleri süpper olduğundan kız arkadaşını eve bırakmak yerine arabayı şehrin hemen dışındaki ormanlık araziye sürmüş. Kız, "Dur, nolursun, istemiyorum, eve gitmem lazım" dese de çocuk arabayı ağaçların arasında sota bi yere çekmiş. Ve ufak saldırılarla harekete geçmiş. Kız hala, "Ayyy Jim, hayır dedim sana, hayırrr!" diyormuş. Libido sahibi genç de, "Off Janet. Bak ne kadar güzel bir dolunay var. Radyoda mükemmel bir müzik çalıyor ve ikimiz başbaşayız. Bundan daha uygun bi an olabilir mi sevişmek için" diye ikna çalışmaları yapıyomuş. Tam bu sırada, radyodaki müzik kesilmiş ve flaş haber girmiş. Spiker endişeli bi sesle, "Önemli bir haberi vermek için yayınımıza ara verdik. Şehrimizin akıl hastanesinden çok tehlikeli, katil bir hasta kaçmıştır. Onu, sağ eline taktığı, eski korsanların kullandığı kancadan tanıyabilirsiniz. Manyak katil en son 81 numaralı otoyolda görülmüştür" diye anons yapmış. Bu otoyol tam da bizimkilerin olduğu yermiş. Kız panik olmuş taabi. "Jimmm, Oh Jesus, niye geldik buralara. Çabuk. Çabbuk gidelim bur'dan!" Çocuk feci bozulmuş. "Abartıyolar yaa. Hey Tanrım. Sana da bahane çıktı. Öyle olsun, gidelim bakalım" diye sinirle wrommm diye gazlamış. Kızın evinin önüne geldiklerinde Jim bütün kızgınlığına rağmen, kızın kapısını açmak için arabadan inmiş. Sağ tarafa geldiğinde de kapının kolunun üstündeki kancayı görmüş. Gözleri faltaşı gibi açılmış tabii. Bilekten kopmuş bir kolmuş bu. Kanlar hala şıp şıp damlamaya devam ediyomuş. Anlaşılan bizimkiler tammm zamanında kurtarmışlar paçayı!

--------------------------------------------------------------------------------
 

Benzer konular

CaNaN!

Acemi Tasarımcı
Katılım
26 Eki 2007
Mesajlar
0
Tepkime puanı
0
Daha henüz 18 yaşındaydı,ama hayatının sonundaydı. Tedavisi mümkün olmayan kanser hastalığına yakalanmıştı. Kahır içinde kendini eve kapatmıştı. Sokağa bile çıkmıyordu. Annesi,birde kendisi. Bunlardan ibaretti hayat onun için. Bir gün çok sıkıldı. Sokaklara attı kendini.. Bir yığın vitrinin önünden geçti. CD satan bir dükkanı geçerken aniden durdu, geriye dönüp kapıdan içeri bakarak hayal meyal gördüğü tezgahtar kıza bir kez daha baktı. Kendi yaşlarında harika bir genç kızdı. Gözleri ve yüreği takılı kalmıştı. Bir süre düşündükten sonra CD dükkanına girdi. Kız gülümseyerek koştu ona doğru "Size nasıl yardımcı olabilirim" diye... Öyle bir gülümseyişti ki genç şaşırdı, geveledi, bocaladı sonra "Evet" diyebildi.. Rasgele bir plağı işaret ederek "Evet,bu CD yi almak istiyorum" dedi. Genç kız plağı aldı, içeri gitti. Az sonra paketlemiş bir şekilde geri geldi. Genç paketi aldı evine geldi ve hiç açmadan paketi dolabına attı... Ertesi sabah yine aynı dükkana gitti. Yine bir CD sardırdı kıza, yine eve gelip açmadan paketi dolaba attı. Günler hep sardırılıp açılmayan CD alımları ile geçti gitti. Bir türlü genç kıza açılmaya cesaret edemiyordu. Annesine açıldı sonunda... Annesi "Git konuş oğlum, ne var bunda" dedi.Ertesi sabah cesaretini toplayıp aynı dükkana gitti, ve yine bir plak seçti. Kız plağı sarmak üzere arka kısma gidince genç "sizinle bir gece çıkabilir miyiz ?" diye yazarak altında telefonunu ekleyip gizlice kasanın üstüne koydu.Sonra genç kızdan plağı alarak kaçarcasına uzaklaştı dükkandan. İki gün sonra evin telefonu çaldı. Anne açtı telefonu. CD dükkanındaki tezgahtar kızdı arayan. Delikanlıyı istedi. Gizlenen notu daha yeni bulmuş, ve görür görmez aramıştı. Ama delikanlının annesi ağlıyordu... "Duymadınız mı ? " dedi, "Dün kaybettik oğlumu" Cenazeden birkaç gün sonra anne oğlunun odasındaki eşyaları düzenlerken gözüne dolabındaki paketler ilişti. Paketleri aldı oğlunun yatağına oturdu ve bir tanesini açtı. İçinde bir CD ve birde not vardı. "Merhaba,sizi öyle talı buldum ki, bir akşam birlikte çıkalım mı ? Jacelyn !... Bir başka paketi açtı. Yine başka bir not vardı. "Siz gerçekten çok tatlı birisiniz, hadi beni bu gece için davet edin artık... Sevgiler

--------------------------------------------------------------------------------

işte bu anlattığım hikayee çok güzell amaa genç cdyi açsaydı dhaa güzel olurdu yaa!!
 

CaNaN!

Acemi Tasarımcı
Katılım
26 Eki 2007
Mesajlar
0
Tepkime puanı
0
Balıkesir'deki bi kız lisesinde yatakhanenin birinde, kızları gece uyku tutmayınca birbirlerine hikayeler anlatmaya başlamışlar. Bunların çoğu da okullarına ait korkunç olaylarmış. Güya şeytan çok eski zamanlarda burada yaşayan bi ailenin fertlerine dadanmış ve onların ruhlarına giriyomuş. İnanışa göre şeytanın ayakları terstir ya, o insana da şeytan girince doğal olarak ayakları ters dönüyomuş.



Aradan bi kaç saat geçmiş. Gruptakilerin uykusu gelince herkes yatağına gitmiş. Kızlardan biri accayip sıkışmış. Tuvalete gidecek ama anlatılanlardan epey bi korktuğu için gidemiyomuş. Alt ranzada yatan arkadaşını dürtüp uyandırmış. Diğer kız da bu hikayelerden en çok etkileneniymiş. Zaten zar zor uyuduğundan hiç kalkmak istememiş. Ancak arkadaşı ısrar edince onunla tuvalete gitmek zorunda kalmış. Arkadaşı tuvalete girince o da kapının önünde beklemeye başlamış. Diğer kız tuvaletten çıktığında bi tuhaf bakıyomuş. Bizimki anlatılanların etkisiyle de olsa gerek direkt kızın ayaklarına bakmış. Bi de ne görsün! Arkadaşının ayakları ters dönmüş. Parmakları arka tarafa bakıyomuş. Kızcağız çığlık çığlık kaçmaya başlamış. Koşarken de ara sıra arkasına bakıyomuş. Tam bu sırada koridorda belletmen öğretmenle çarpışmış. Kız nefes nefese başına gelenleri anlatmış. Sonunda, "Hocam inanamıyorum, ayakları resmen ters dönmüştü" demiş. Öğretmen, "Benimkiler gibi mi yani?" diyerek ayaklarını göstermiş. Kız kafasını aşağı indirince belletmenin ayaklarının da 180 derece arkaya baktığını görmüş. Napsın kızcağız, bu manzarayla beraber oracıkta aklını yitirmiş.
kimseninn başınaaa GELMSnnNN bu olayy!!
 

karmaskesi

🏅Acemi Tasarımcı🏅
Katılım
23 Eki 2007
Mesajlar
49
Tepkime puanı
0
:) çok güzel paylaşım için teşekkürler..
 

CaNaN!

Acemi Tasarımcı
Katılım
26 Eki 2007
Mesajlar
0
Tepkime puanı
0
1970'lerde, saçları dimdik, yukarıya doğru kalıp gibi yaptırmak moda olmuş. Buna uymak için insanlar saçlarını yaptırıyo, haftalarca da yıkamıyolarmış. Bir liseli kız, okulundaki en yüksek saç yarışmasını kazanmak için saçlarını bu şekilde yaptırmış. Eve dönerken saçları örümcek ağına takılmış ama farketmemiş. Okuldaki yarışmayı kazandıktan sonra saçlarını bi'kaç hafta yıkamamış. E havasını atacak ya, banyoya kafasına bi torba geçirip giriyomuş.

Bi gün okulda sınav olurken kız aniden, şak diye bayılmış. Hastaneye kaldırmışlar, fakat maalesef kurtaramamışlar. Doktorlar ölüm nedenini anlamak için otopsi yaparken, kızın saçlarını aralayınca morgu binlerce örümcek basmış. Meğerse kızın takıldığı ağdaki örümcek, kafasının içine yumurtlamış ve o örümcekler sonraki birkaç hafta da kızın kafa derisini kemirip beynine girmişler. Bu olaydan sonra Amerika'da, saçlarını öyle havaya doğru yapmak yasaklanmış.
 

CaNaN!

Acemi Tasarımcı
Katılım
26 Eki 2007
Mesajlar
0
Tepkime puanı
0
Bir kız ve bir delikanlı, bir motosikletin üzerinde 180 Km
hızla gidiyorlar ve aralarında şöyle bir konuşma geçiyor;

Kız : Lütfen yavaşla, ben korkuyorum

Delikanlı : Hayır, bak ne kadar eğlenceli

Kız : Lütfen, lütfen, çok korkuyorum

Delikanlı : Peki, beni sevdiğini söyle

Kız : Seni çok seviyorum, lütfen yavaşla

Delikanlı : şimdi de bana sıkıca sarıl

Kız delikanlıya sıkıca sarılır...

Delikanlı : şapkamı alıp, kendine takar mısın? Başımı çok
sıktı..

Ertesi gün gazetelerde şöyle bir haber çıktı:

Motorsiklet Kazası;
Motorsiklet, fren arızası nedeniyle, bir binaya çarptı.
Üzerindeki 2 kişiden sadece biri kurtuldu.

Gerçek ise şöyleydi;
Yolun yarısında, delikanlı frenlerin bozulduğunu anlamış ama
bunu kıza belli etmek istememişti.
Bunun yerine, kızdan kendisini sevdiğini söylemesini istemiş ve
kendisine son defa sarılmasını istemişti.
Sonra da kendi ölümü pahasına, kızın başlığı takmasını ve
hayatta kalmasını sağlamıştı.

İşte gerçek aşkın anlamı da buydu..

--------------------------------------------------------------------------------
 

Hepyek

👑Efsanevi Grafiker👑
Katılım
17 Eyl 2007
Mesajlar
3,069
Tepkime puanı
84
Nerden buluyon bu kadar hikayeyi, canaaaaannn...
 

CaNaN!

Acemi Tasarımcı
Katılım
26 Eki 2007
Mesajlar
0
Tepkime puanı
0
yaa çok basit google ne ararsn hatta aramdığn herşyy bile var beğendin mii!!
 

CaNaN!

Acemi Tasarımcı
Katılım
26 Eki 2007
Mesajlar
0
Tepkime puanı
0
Adamın biri, bi cumartesi gecesi evine dönüyomuş. Birden 15-16 yaşlarında sevimli bi kızın yolun kenarında otostop yaptığını görmüş. Adamın da aynı yaşlarda iki kızı varmış. Hemen arabayı kızın yanına yanaştırmış, "Gece yarısı böyle ıssız bir yerde n'apıyosunuz Allah aşkına? Bu saatte otostop mu yapılır?" demiş.

Kız, "Uzun hikaye. Rica etsem beni evime götürür müsünüz? Buraya çok yakın. Bu iyiliğinizi ömür boyu unutmam" diyerek arka koltuğa oturmuş. Kızın üzerinde cicili bicili, hoş bi elbise varmış. Evinin adresini vermiş.

Gerçekten de yakınmış ev. Adam eve vardığında önünde durmuş, "İşte geldik küçük hanım" diyerek arka koltuğa dönmüş ama arkada hiç kimse yokmuş. Gözlerine inanamamış tabi. Hemen arabasından inip evin kapısını çalmış.

Beyaz saçlı, çok yorgun görünen yaşlı bi kadın açmış
kapıyı. Adam heyecanla, "Bana inanmayacaksınız ama yoldan küçük bi kız aldım. Bana buranın adresini verdi ama tam geldiğimizde..." Yaşlı kadın adamı susturmuş, "Biliyorum, biliyorum" demiş, "Sonra da ortadan kayboldu di'mi? Bu başımıza ilk defa gelmiyo. Her cumartesi akşamı
aynı şey olur...

"Meğer kız bi cumartesi gecesi diskodan dönerken trafik kazası geçirmiş ve oracıkta ölmüş. Şimdi her cumartesi gecesi kazada öldüğü yerden otostop yapıp evine gelmek istiyomuş ama bunu bugüne kadar başaramamış. Kadın bunları anlatırken adamın gözü piyanonun üzerindeki
kızın fotoğrafına ilişmiş. Evet, kız aynı kızmış ve üzerinde de aynı elbise varmış.
 

CaNaN!

Acemi Tasarımcı
Katılım
26 Eki 2007
Mesajlar
0
Tepkime puanı
0
Bundan 15 yıl kadar önce, köyün birinde küçük bir kız, kuduz olduğu sanılan bir köpek tarafından ısırılmış. Hükümet tabibi, ilçede başka doktor olmadığından göreve yeni başlayan bir sağlık memurunu, kızı alıp getirmesi için olay mahalline göndermiş. Sağlık memuru köye vardığında, kızın çoktan hakkın rehmetine kavuşmuş olduğunu görünce, hükümet tabibine telefon açıp "Efendim kız ölmüş ne yapayım?" diye sormuş. Karşıdan "Başını kes, gel" yanıtını almış. Tabibin kızı kastettiğini sanan acemi sağlık memuru, köpeğin başını keseceğine kızın başını kesip hükümet tabibliğine götürmüş.

Kızın akrabaları olayı öğrenince ortalık karışmış taabi. Çoluk, çocuk, bütün köy hükümet tabibliğinin kapısına dayanmış. Tabib ne yapacağını saşırmış. Sağlık memurunu jandarma korumasına vermiş. Kendisi de atlamış arabaya, köye gidip zavallı kızcağızın kafasını dikmiş. Sağlık memuru başka bir ile tayin edilmiş, köylüden resmi özür filan dilenmiş, olay tatlıya bağlanmış.
 

CaNaN!

Acemi Tasarımcı
Katılım
26 Eki 2007
Mesajlar
0
Tepkime puanı
0
İzmir'de bir belediye otobüsünde kadının biri yanında oturan adamın karnını tutarak iki büklüm oturduğunu farketmiş. Adamın tipinden tırsmış önce, ama dayanamamış ve adama "Beyefendi iyi misiniz" diye sormuş. Adam daha bir önüne eğilmiş. Hiç ses çıkartmıyormuş. Kadın, bayıldığına kanaat getirip adama dokunmuş ve "Kötüyseniz, şoföre söyleyelim, dursun" demiş. Ama adam aniden doğrulup "Sen kendi işine bak" diye resmen hırlayınca, kadın iyice korkmuş.

Ama kadın çok meraklı bir tipmiş. Adamı yan gözle izlemeye başlamış. Gözü birden adamın ayaklarının dibindeki karaltıya takılmış. Dikkatlice bakınca gördüğünün kan olduğunu anlamış ve çığlığı basmış. Diğer yolcular ne oluyor diye kadına yönelince, adam kaçmaya çalışmış ama yakalanmış. Şoför de olay çıktı diye, ne olduğuna hiç bakmadan kapıları kiliteyip, otobüsü karakola çekmiş.

Olayın aslı karakolda anlaşılmış. Meğerse adamın kucağında, gazete kağıdına sarılı bileğinde altın bilezikler olan bir kadın kolu varmış. Kan koldan damlıyormuş. Adam kapkaçcıymış. Arkasından arabayla yaklaştığı kadının kolundaki bileziklere asılınca, kadıncağızın kolu bileğinden kopmuş. Adam da panik içinde arabasını terk edip, belediye otobüsüne atlamış.
 

koserim

🏆Pro Tasarımcı🏆
Katılım
20 Ağu 2007
Mesajlar
755
Tepkime puanı
11
Paylaşım İçin Teşekkürler Bazılarında Hadi yaa Demeden edemedim
 

Hepyek

👑Efsanevi Grafiker👑
Katılım
17 Eyl 2007
Mesajlar
3,069
Tepkime puanı
84
acccayip yani hikayeler... ama yavas ol biraz derim.
 

CaNaN!

Acemi Tasarımcı
Katılım
26 Eki 2007
Mesajlar
0
Tepkime puanı
0
ya o kadr güzel hikayeler var kii hepsini yazasım geliyoo.....
 

CaNaN!

Acemi Tasarımcı
Katılım
26 Eki 2007
Mesajlar
0
Tepkime puanı
0
Saygin bir firmada yönetim, ise girmek isteyenlere bir soru
sormus ve soruya en uygun cevabi veren kisiyi ise almislar. Bu soruda
dogru veya yanlis cevap diye bir sey yok, sadece düsünce sistemi
önemli.

Soru su:

Karanlik yagmurlu bir gece, yagmur yagiyor, firtina var, gök
gürlüyor ve siz sabaha karsi 02.00' de tek basiniza issiz bir yolda araba
ile gitmektesiniz. Arabaniz iki kisilik.
Biraz ilerde otobüs duraginda 3 kisi bekliyor.
Birincisi bir doktor, sizi daha önce geçirdiginiz kalp krizinden
kurtarmis.
Ikinci kisi, çok yasli ve hasta neredeyse ölmek üzere olan birisi.
Üçüncüsü, hayatinizin rüyasi, her zaman tanismak için can attiginiz
birisi.
Hava gittikçe kötülesiyor ve arabanizda sadece bir kisiye yer var.
Böyle bir durumda ne yapardiniz?

Soruyu iyice düsünün ve en iyi cevabi verin.


cevap vermeden alt bölümlere geçmeyin





















Görüsmecilerden bazilarinin cevabi söyle olmus:

A. Hasta adami en yakin hastaneye götürürdüm

B. Doktor daha önce hayatimi kurtardigina göre onu alirdim

C. Manen düsünürsem tabi ki hasta adami alirdim fakat kendi
gelecegim ve hayatim için, her zaman tanismak istedigim,
hayatimin rüyasini alirdim.

Burada dogru veya yanlis cevap diye bir sey yok sadece her bir kisinin
durumu algilayisi ve ele alisi var

Bu görüsmede cevaplarin % 90' i "yasli adami alirdim" olmus., olmus;
ama sadece bir kisiyi ise almislar.

O kisinin cevabi acaba nasilmis?

Biraz düsünün ve sonra asagisini okuyun









Arabadan inip anahtari doktora veririm, doktor benim
hayatimi kurtardigi gibi yasli kisiyi de hastaneye yetistirip
iyilestirebilir.

Böylece ben de hayatimin insaniyla otobüs duraginda
bas basa kalip onu tanima firsatini elde edebilirim.

Bu cevapla o kisi hemen ise alinmis.

Insanoglu tabii olarak bencildir, bütün verilen diger
cevaplarda kimse arabasini vermeyi akil edememis.
 

CaNaN!

Acemi Tasarımcı
Katılım
26 Eki 2007
Mesajlar
0
Tepkime puanı
0
14-15 yaşlarındaki bi kızda durup dururken
hamilelik belirtileri başlamış:
Karnı hafiften şişkinleşmiş, kusma nöbetleri
geliyomuş, sabahları yataktan çok zor kalkıyomuş...
Fakat kız annesine ısrarla böyle bi şeyin mümkün
olamayacağını, çünkü hiç bi erkekle bu sonucu
doğuracak kadar yakın temasta bulunmadığını iddia ediyomuş.
Fakat zaman geçtikçe hem karnı büyümeye devam
etmiş, hem de diğer belirtilerde değişiklik olmamış. Annesi, "Bu yaşta...
Allahım, allahım, kepazelik bu" dese de kız hala hamile
olmadığını söylüyomuş. Sonunda anne
küçük bi kasabada yaşıyor olmalarına rağmen çıkacak söylentileri
göze alarak kızını hastaneye götürmüş. Ancak çekilen ultrasondan sonra
kızın inkarlarında samimi olduğu anlaşılmış. Çünkü karnında son derece
büyük boyutlara ulaşmış bi tümör tesbit edilince
şişkinliğin ve diğer belirtilerin asıl sebebi ortaya çıkmış.
Vakit kaybetmeden, apar topar ameliyata alınmış taabi. Doktorlar
rutin kabul edilen bu operasyon sırasında karnı açmışlar ve işte o an
gördükleri manzara karşısında şok olmuşlar. Meğerse tümör
sandıkları şey kocaman bi ahtapotmuş.
Üstelik kıpır kıpırmış da hayvan, yani canlıymış.
Olayın aslı sonradan anlaşılmış. Kız üç-dört ay önce ailesiyle
birlikte okyanus kenarındaki bi kasabada tatil yapmış.
Ahtapot yumurtaları da mikroskobik boyutlarda olurmuş ve bunlardan
doğal olarak okyanus sularında
milyarlarca varmış. Kız muhtemelen yüzerken yuttuğu sularla beraber
bu yumurtalardan da indirmiş mideye. İşte
bunlardan biri de, milyonda bir görülecek biçimde de olsa, kızın vücudunun
içinde yaşamayı, hatta büyüyüp gelişmeyi başarmış

--------------------------------------------------------------------------------
 

görkem

🏅Acemi Tasarımcı🏅
Katılım
9 Eki 2007
Mesajlar
50
Tepkime puanı
0
yaa çok güzel hikayeler özellikle o motorlu olan süperdi çok anlamlı sağol
 

CaNaN!

Acemi Tasarımcı
Katılım
26 Eki 2007
Mesajlar
0
Tepkime puanı
0
_beğendiğinizeee çokk sevindimm okuduğnn içnn tşkk...
 
Üst