Uzun zamandır gözlüyorum. Bir ürün veya reklam ihtiyacı için "tasarımcı" ya müracaat eden müşterilerin hazmetmekte en zorlandığı maliyet kalemi tasarım ücreti. Baskı, matbaa maliyetleri vs konusunda bir hazımsızlık yok. Onlar bir şekilde ödeniyor. Ama tasarım bedelini ödemeye kimse yanaşmıyor. Sanki o tasarım gökyüzünden düşmüş gibi.
Üstelik yaptığınız tasarımın da bir hükmü yok. Öyle veya böyle...güzel / başarılı yerine, uydur kaydır bir şey. Arada hiç bir fark yok. Zaten daha başarılı bir tasarımı yorumlayacak müşteri de yok. Yani bir tasarım iyi veya kötü fark etmez, bir şeyler olsun ve ona para istenmesin yeter. Ortaya çıkan tasarım kırk kere değiştirilebilsin yeter ki. Tasarımcı yapsın... onay beklesin. Tam baskıya veya yayına verilecek...huuooop...şunu da ekleyelim. Ama o oraya eklenmez, tasarımın bütün dengesi alt üst olur...olsun ekle sen. Eklersiniz bir yolunu bulup. Onaya gönderirsiniz. Ses çıkmaz. Yayına, baskıya verecek olursunuz...huooop....zemin rengini değiştirelim.... ve bu böyle devam eder gider. En sonunda, zaman yokluğundan, ortaya çıkan "garabet" kullanılır. Tasarım bedeli istersiniz.... ya olur mu canım...zaten....
gibi cümleler başlar...
Bu nasıl bir görmemişliktir gerçekten. Forumda bir arkadaş yazmıştı. Bu talepleri ortaya koyan üretici kesim, köyden kente sonradan gelme diye. Belki de tespit doğru. Hayatında hiç bir güzel sanat eserine bakma ihtiyacı olmayan bir üreticiye tasarım yapmak ne kadar zor ... ne kadar anlamsız ...
Üstelik yaptığınız tasarımın da bir hükmü yok. Öyle veya böyle...güzel / başarılı yerine, uydur kaydır bir şey. Arada hiç bir fark yok. Zaten daha başarılı bir tasarımı yorumlayacak müşteri de yok. Yani bir tasarım iyi veya kötü fark etmez, bir şeyler olsun ve ona para istenmesin yeter. Ortaya çıkan tasarım kırk kere değiştirilebilsin yeter ki. Tasarımcı yapsın... onay beklesin. Tam baskıya veya yayına verilecek...huuooop...şunu da ekleyelim. Ama o oraya eklenmez, tasarımın bütün dengesi alt üst olur...olsun ekle sen. Eklersiniz bir yolunu bulup. Onaya gönderirsiniz. Ses çıkmaz. Yayına, baskıya verecek olursunuz...huooop....zemin rengini değiştirelim.... ve bu böyle devam eder gider. En sonunda, zaman yokluğundan, ortaya çıkan "garabet" kullanılır. Tasarım bedeli istersiniz.... ya olur mu canım...zaten....
gibi cümleler başlar...
Bu nasıl bir görmemişliktir gerçekten. Forumda bir arkadaş yazmıştı. Bu talepleri ortaya koyan üretici kesim, köyden kente sonradan gelme diye. Belki de tespit doğru. Hayatında hiç bir güzel sanat eserine bakma ihtiyacı olmayan bir üreticiye tasarım yapmak ne kadar zor ... ne kadar anlamsız ...