Nafi Sen SİYAH ŞEMSİYELİ BİR ADAM
Siyah şemsiyeli bir adam
Beklemeye başladı köşe başında
Siyah şemsiyeli bir adam
Siyahlara bürünmüştü
Siyah bir palto
Siyah kazak
Siyah kot
Siyah botlar
Siyah eldivenler
Saçlar siyah
Gözleri de siyahtı zaten
Kaşları da siyah
Umutları da siyahtı beki
Düşlerinde de hep siyahlar vardı.
Siyah şemsiyeli bir adam
Yağan yağmura inat
Saatlerce bekliyordu köşe başında
Belli ki gelmeyecekti
Ama olsun o gene de bekleyecekti
Bir cigara yaktı zorla
Titriyordu elleri belikli üşümüştü
Sonra etrafına bir bakındı
Sonrada hafif kaldırıp başını
Yağan yağmura baktı
Ardından bıraktı kendini
Damlarlın dansına
Siyahtı damlalar da
Başındaki bulutlar gibi
Siyahtı her şeyi zaten
Gündüzü siyah, gecesi siyah.
Siyah şemsiyeli bir adam
Bekliyordu hala kimseye aldırmadan
Burnunu avuçlarının arasına aldı
Bir türkü mırıldandı ardından
Ezgisi tanıdık, sözleri yitik bir türkü.
Siyah şemsiyeli bir adamın
Yağmuru durmuştu ansızın
Karanlık bir sokağa doğru ilerledi
Ve siyahlar arasında siyahlaşıp gitti
Yine gelmemişti
Biliyordu zaten
Ve bir başka siyah yağmurda
Siyah şemsiyeli adam
Gelmeyeceğini bilebile
Yine bekleyecekti
Siyah sevdasını.
Vedat Akdeniz