Benim hikayem 15 yıl önce başladı mücellithanede çalışırken bizim arkadaş bir bilgisayarcıya eleman arıyormuş ve bir iki haftada öğreteceklermiş falan dedi bende iyi bir konuşalım dedim daha sonra gittiğim zaman bana hakan abinin (Patron) dediği bilgisayarlı makinalarımız var anlattı kısaca bende düşündüm iyi falan dedim kartı kaybettim
iki üç hafta sonra bir baktım telefon çaldı evde annem biri seni arıyor dedi bir baktım telefondaki hakan abi sabri hani gelecektin ne oldu gelmedin bende abi kartını kaybettim dedim tamam dedi hafta içi bırakırım arkadaşından alırsın cumartesi kesin bekliyorum dedi bende ok ama olacak diye gitmiyorum sonra gittiğimde bilgisayarları görür görmez bende içimde bir his uyandı ve ne olduğunu anlayamadan herşeye evet dedim tabi hemen bilgisayar falan nerde ilk iki üç ay sadece bilgisayarı gördüm dokunamadım sonra bir baktım benim ustam oğuz abi herkeze allah böyle bir anlayışı anlatışşı güzel bir insan versin bana saat yediye geliyordu ve puzzle oynatmaya başlattı daha sonra öğrendim benim mause ile elimi hızlandırmak için yaptırdığını bir kaç gün böyle hatta km tutuyordu ne kadar hızda yapıyorum diye yavaş yavaş dekupe, temizlik, sayfaya yerleştirme falan derken bir baktım bir gün bana almanyadan bir kitap yapılması için gelmiş ve onu verdi ve bunu sen yapmaya başla dedi ve ben o gün başladığım bu işe yapamaz edemez yanlış olur dediler ama o yapar dedi oğuz abi sonrası malum o gün bugündür ilerlemeye devam yeni bir şeyler öğrenmeye devam...