shedesign
👑Efsanevi Grafiker👑
GRAFİK TASARIM TEKNOLİJİSİ
Günümüzde gelişen teknojilerin etkisiyle grafik tasarım ekonomik bir hal almıştır.
6.1. Masaüstü Yayıncılık
Yakın bir zamana kadar bütün tasarımcılar çalışmalarını resim kağıtları üzerine hazırlamıştır. Metin yazarları ise daktilolarda çalışmak zorunda kalmışlardır. Masaüstü yayıncılık teknolojisi, bütün bu çalışmaları bilgisayar ekranına taşımış, bu sayede önceleri bir grup ya da bir ekip tarafından üstesinden gelinebilecek işlerin artık tek kişi tarafından da yapılabilmesini sağlamıştır. Masaüstü yayıncılık; para ve zaman tasarrufu sağlamakta, bütün tasarımları ekran üzerinde baskıya hazır hale getirebilmektedir. Bir masaüstü yayıncılık sistemi için gerekli olan araçlar ise şöyle sıralanmaktadır [2]:
o Kişisel bilgisayar
o Yazıcı (printer)
o Tarayıcı (scanner)
o Modem
o Program / Yazılım (software)
Masaüstü yayıncılık gelişen teknolojinin desteğinde, cihazlar ve özel yazılımlarla donanmış üniteler ağı içinde sistematik bir şekilde işlem görmektedir. Dizgi, mizanpaj, pikaj ve montaj işlemleri ile fotoğrafa ilişkin tüm görsel düzenlemeleri aynı sistem içinde düzenleme yeteneğine sahip bu sistemde, işlerin planı yine sistemin içinde düzenlenebilecek nitelikte yer almaktadır [3].
Masaüstü teknoloji ile ilgili ilk araştırmalar, 1970’lerin sonlarında San Francisco’da Xerox Araştırma Merkezi’nce yürütülmüştür. 1984 yılında Aldus firması; yazı, tasarım, yayına hazırlama ve üretim işlevlerini kişisel bilgisayarların dünyasına sokan bir yazılım programı geliştirmiştir. Böylece “Masaüstü” sözcüğü ilk olarak Aldus firması tarafından kullanılmaya başlanmıştır. Fakat gerçek anlamda masaüstü yayıncılık, Apple firmasının 1984’te ürettiği “Macintosh” bilgisayarlarla başlamış ve bir anda masaüstü yayıncılığın lideri olmasını sağlamıştır. Günümüzde piyasada bulunan bilgisayarlar arasında masaüstü yayıncılığa en elverişli olarak; Apple Macintosh, IBM, PC ve uyumluları kabul görmektedir [2].
6.1.1. Bilgisayar
Bilgisayar, bilgileri kabul eden, işleme tabi tutan ve anlamlı sonuçlar veren bir sistemdir [7].
Günümüzde bir grafik tasarım bürosundaki en önemli araç bilgisayardır. Bazı iletişim uzmanları, içinde bulunduğumuz çağı elektronik yayıncılık çağı olarak adlandırmaktadır [7].
Grafik tasarım amaçlı bilgisayarların çizim yapma ve resimleme yetenekleri vardır. Çağın gereklerine uygun olarak her grafik tasarımcının bilgisayarı bilmesi ve kullanması gerekmektedir. Şimdiye kadar anlatılan tüm araç ve gereçler bilgisayarların içine sanal (hayali) olarak yerleştirilmiştir. Ayrıca bu araçlar birbirleriyle kusursuz bir ilişki içinde çalışmaktadırlar [9].
Bilgisayarı iki ana başlık altında incelemek mümkündür [9];
o Bilgisayar donanımları (hardware)
o Bilgisayar yazılımları (software).
Bilgisayarda veri ölçü birimi byte olarak geçer ve bunun anlamı en küçük depolama ya da dosya boyutudur, yani nokta olarak kabul edilebilir [9].
Sonraki birimler [9];
1 byte 8 bit,
1024 byte 1 kilo byte,
1024 kilo byte 1 mega byte,
1024 mega byte 1 giga byte,
1024 giga byte 1 tera byte olarak okunur.
Grafik tasarım amaçlı bilgisayarlarda bulunması gereken özellikler
Her bilgisayar grafik tasarım için uygun özellikte olmayabilir. Çünkü grafik tasarım alanında çalışanlar daha çok resim amaçlı işler yaptıkları için, dosya boyutları büyüktür ve dosya bilgisayarın hard diskine kaydedildiğinde büyük bir yer kaplar. Örneğin; A4 boyutunda sadece yazılardan oluşan, 2000 sayfalık bir kitabın kaplayacağı alan 20 MB civarındadır. Halbuki, A4 boyutunda bir sayfa renkli resmin kaplayacağı alan 25 MB civarındadır. Bu gösteriyor ki resim amaçlı çalışmalarda bilgisayarların hard diskinin (bilgi depolama diski) büyük kapasiteli olması gerekiyor. Sadece hard diskin geniş kapasiteli olması da yetmez. RAM (random acces memory) sisteminin de hızlı olması gerekir, çünkü resim amaçlı çalışmalarda dosya büyüdükçe bilgisayar, verilen komutları algılamakta zorlanabilir. RAM’ın komutları algılama hızıda MB büyüklüğüyle ölçülür. 128 MB ve üzeri RAM’lar tasarımcının verdiği komutları daha çabuk algılar [9].
Çalışmanın gerçek boyutlarını gösterecek monitörün 21 inç büyüklüğünde olması gereklidir ( 1 inç yaklaşık 2,5 cm’dir). Ayrıca resim amaçlı çalışmalarda görüntüyü ekranda sağlıklı görebilmek için, ekran kartları hızının da yüksek olması gerekmektedir. Örneğin; 64 MB bir ekran kartı görüntüyü gerçeğine yakın değerde yansıtabilir [9].
6.1.2. Yazıcılar
Yapılan çalışmaları gerek tahsis gerek prova gerekse baskı için film olarak elde etmemizi sağlayan cihazlardır. Yazıcıdan elde edilen ürüne hardcopy ya da hard-proof denilen provalar renk ve tasarım provası için kullanılır. Matbaacılık için oldukça önemli olan filmler de gene bu cihazlar ile elde edilir [7].
Ink-jet Yazıcılar; Sıvı haldeki mürekkebi kağıt üzerine püskürterek görüntü oluşturan yazıcılardır. Basit, sadece evde kullanılanları olduğu gibi oldukça kapsamlı ve pahalı olanları da vardır. Bunlar matbaacılıkta prova amaçlı kullanılırlar. Çok değişik yüzeylere baskı yapıldığı için elde edilen provalar oldukça gerçekçidir. Bu yazıcılar, yazma kafaları delikler matrislerden oluşan yazıcılardır. Bu hazneye kartuş adı verilir. Kartuştaki sıvı mürekkebin özelliği ise manyetize edilebilmesidir. Bilgisayardan gelen komutlara bağlı olarak haznenin belli bölgeleri manyetize edilir. İçindeki sıvı mürekkep, bu bölgelere denk düşen deliklerden dışarı fırlatılır. Isıtılarak fırlatılan mürekkep kabarcığı doğrudan doğruya kağıt üzerine yapışır. Dezavantajlarından biri kullandıkları mürekkebin çok çabuk bitmesi ve kartuş adı verilen mürekkep haznelerinin çok pahalı olmasıdır. Bunların A4 ve A3’e çıktı alabilme özellikleri vardır [7].
Termal Transfer (Dye Sublimation-Solid Ink) Yazıcılar; Kabaca katı olan mürekkebi ısı yoluyla kağıt üzerine aktaran yazıcı çeşitleridir. Prova baskı, baskının isteklere ne derece uygun olduğu baskı aşamasında oluşabilecek hataları önceden görebilmek amacı ile yapılan esas baskı için bir ölçü olabilecek nitelikte ön deneme baskısıdır. Dye - Sub teknolojisi kullanarak fotoğraf kalitesinde kağıda baskı yapan renkli çıkış cihazları ile veriyi doğrudan bilgisayardan alabilen prova cihazlarını, son renk kontrolü yapmak ile kullanılabilir [7].
Prova baskıda amaç en kaliteli baskıyı yapmak değil, esas baskı sırasında nasıl sonuç alınabileceğini gerçek baskıya mümkün olduğu kadar yaklaşan baskı yapmaktır. Prova baskı sistemi genel olarak ikiye ayrılır. Bunlar, filmden alınan prova baskı ve dijital yani film alınmadan yapılan prova baskı sistemleridir [7].
Lazer Yazılar; Lazer yazıcılar, şuana kadar üretilenler içinde hızlı ve kaliteli baskı yapılabilen en iyi yazıcılardır. Özellikle aydınger ve asetat üzerine çıkış alınabilmesi önemli bir özelliğidir. Çünkü bu yolla baskı öncesi hazırlık aşamalarının yerine getirilebilmesi sağlanabilmektedir. Çalışma prensibi bakımından fotokopi makinelerine benzeyen bu aletler, son derece sessiz çalışırlar ve bir anda bir sayfa basarlar. Bilgisayar programı tarafından veriler yazıcının belleğine gönderilir. Bu sayfanın görüntüsünü, lazer ışını ile bir silindir üzerine çekerler. Bu işlemden sonra daha kuvvetli bir çekim alanı ile silindir üzerindeki tonerler kağıt üzerine alınırlar ve bir sabitleştirici vasıtasıyla kağıt üzerinde sabitleştirilirler [7].
Lazer yazıcıların baskı kalitesi, 1 inçlik çizgiye konulan nokta sayısı dpi ile ölçülür. 300, 600, 900, 1200 dpi çözünürlüğe sahip yazıcılar kullanılmaktadır [7].
Renkli Lazer Yazıcılar; renkli çıkış almak için kullanılırlar. Prova amaçlı kullanılmaları tonerin baskı mürekkebi ile aynı yapıda olmamasından dolayı çok doğru değildir [7].
Siyah - Beyaz Yazıcılar; Tahsis yapmak ya da tasarım kontrolü yapmak için kullanılır. Ayrıca çok hassas olmayan cetvel, yazı, kitap baskıları gibi çok fazla hassasiyet gerektirmeyen işlerde aydınger üzerine çıkış alınarak baskıya olanak tanır [7].
Lazer Pozlandırıcılar - Image Setter; Hassas, detaylı ton geçişli resim ve işlerin çıkışında kullanılırlar. Lazer ışığın filmi pozlandırması ve bu filmin banyo edilmesi sonucu çalışmaların baskı için film çıkışı elde edilmiş olur. Yüksek çözünürlüklü hassas cihazlardır. Lazer pozlandırıcılar, yazılım makineleri ve film, kağıt vs. üzerine bilgisayarda hazırlanan, yazı ve şekillerin çıktısının alınmasın kullanılır. Çıktı materyali olarak film kullandıklarından çok yüksek çözünürlükte çıkış alınabilir [7].
Lazer pozlandırıcılar, dahili RIP’li lazer yazıcılar gibi genel amaçlı bir bilgisayardan direk olarak çıktısı alınacak bir Postscript bir tasarımı kabul etmez, fakat yazılım RIP’i bilgisayar üstünde lazer pozlandırıcıya bağlanmış ise, bu RIP vasıtasıyla Postscript kaydedilmiş dosyalar Bitmap grafiklerine dönüştürülüp çıktısı alınabilir. İşlem bitinceye kadar bir komut girilmez [7].
Lazer pozlandırıcılar çeşitli ebatlarda olabilirler. (35cm x 85cm, 70cm x 100cm, vb.) lazer pozlandırıcılardan 1800, 2400, 3100 dpi gibi yüksek çözünürlükte çıktı alınabilir [7].
Lazer pozlandırıcılar da filme pozlandırma yapıldıktan sonra filmin banyo edilmesi gerekmektedir. Banyo işlemi, bir kasete alındıktan sonra karanlık odada gerçekleştirilebilir veya on - line banyo (lazer pozlandırıcının çıkış noktasına bağlanmış banyo) vasıtasıyla film banyo edilebilir. On - line banyolar daha avantajlıdır [7].
6.1.3. Tarayıcılar (scanner)
Bir çeşit fotoğraf makinesidir, fotoğraf makineleri doğadaki iki ve üç boyutlu nesnelerin görüntülerini çekebilirler. Scannerler ise kağıt ve başka değişik yüzeylerde bulunan her türlü iki boyutlu görüntüyü aynen bilgisayar ekranına aktarma yeteneklerine sahiptir [9]. Resim, şekil, grafik gibi öğeleri bilgisayara aktarmaya yarayan cihazlardır. Taramanın daha iyi yapılabilmesi için, taranacak nesne bir ışık kaynağıyla aydınlatılır. Işık kaynağı nesnenin her bir noktasını tarayacak özelliğe sahiptir. Böylece alınan işaretler RAM’a yazılacak şekle getirildikten sonra ekranda görüntülenir [7].
Tarayıcıda tarama yoğunluğu önemlidir. Çözünürlük ve renk derinliği tarayıcının kalitesini belirleyen unsurlardır. Ayrıca, tarayıcıların optik karakter okuyucu özelliğine sahip olması gerekir. Çünkü bu özellik taranan dökümanın içerisinde bulunan metinlerin ayrıştırılarak kelime işlem programına aktarılmasını sağlar. Günümüzde profesyonel yayıncılıkta kullanılacak bir tarayıcının çözünürlüğü 600 dpi’ dan yüksek (1200 veya 2400 dpi) olmalıdır [7].
Yapılan çalışma ve araştırma sonucu işin hangi tarama çözünürlüğü değerinde taranması gerektiği şu şekilde bulunabilir [7].
Tarama Çözünürlüğü = Tram Sıklığı x Kalite Faktörü x Büyütme Küçültme Oranı.
Formül 2: Tarama Çözünürlüğünün Hesaplanması [7].
Kalite faktörünün tram sıklığı (LPI) ile çarpımı tarama çözünürlüğünü verir [7].
Tarayıcıları kullanmak için genellikle bir ana birim kartına gereksinim vardır ve bu kart ana kart üzerine takılır. Ayrıca tarayıcıyı çalıştırmadan önce, kendi CD’ sinden yazılımını (programını) yüklemek gerekir [7].
Yeni teknoloji tarayıcılar, arabirim kartla çalıştığı gibi, kartsız olarak USB portundan da çalışmaktadır. Tarayıcı ile renk ayrımı yapılacaksa RGB tarama yapan tarayıcılar yerine CMYK tarama yapan tarayıcılar tercih edilmelidir. Taranan resmin datasını RGB’ den CMYK’ ya çevirmek zaman alır. Eğer CMYK’dan RGB’ye dönülürse de data ilk RGB ile aynı olmayacaktır [7].
İstediğiniz tarayıcıyı belirlerken en önemli adım projelerinizin kalitesinin ne düzeyde olmasını istediğinize karar vermektir. Ne tip işler için bu tarayıcıyı kullanacağınız önemlidir. Özellikle son kullanıcılarının ürün seçimi yaparken aşağıdaki kıstasları göz önüne almaları gerekmektedir [7].
o Fiyat/Performans
o Kullanım amacı
o Teknik servis desteği
Tarayıcı çeşitleri
Tarayıcılar kullanım amaçlarına, çözünürlüklerine, algılayabildikleri renk sayısına ve tarayabildikleri kağıt boyutuna göre çeşitli model tipte üretilmişlerdir dolayısıyla tarayıcıları çeşitli şekillerde sınıflandırabiliriz. Çalışma sistemlerine göre sınıflandırırsak [7];
PMT (Photo Multiplier Tubes) (Tambur) Tarayıcılar (Drum Scanner): Orjinalin bağlandığı yüzey tambur (dram) şasesidir ve de bu ad ile anılır. Orijinal hareketli, okuyucu göz sabittir. Orijinal, tambura sabitleştirilir ve silindir 600 - 1600 devir arasında dönmeye başlar. Bu tip tarayıcılarda, dia ve opak orjinaller problemsiz olarak dijital ortama aktarılır. Tamburlu tarayıcılar renk konusunda en iyi sonucu veren tarayıcılardır. Görüntüler hızlı bir şekilde ve kaliteli olarak bilgisayar ortamına aktarılır. Tambur döndüğü için lazer’in tarama sıklığı yani çözünürlüğü diğer tarayıcılara göre CCD teknolojisine oranla çok yüksektir.
Tambur tarayıcıların temelinde değişken olan elektrik sinyallerinin sayısal değerlere (Analogdan - Dijitale) dönüştürme sistemiyle çalışırlar. Işık çoğaltıcı tüplü (Photo Multiplier Tubes) tarayıcılar orjinalden gelen ışığın özel tüpler yardımı ile kuvvetlendirilip daha sonra elektrik sinyallerine dönüştürüldüğü tarayıcılardır. Yapı olarak tambur tarayıcılar hızlı bir şekilde dönen bir tambur ve hareketli merceklerden oluşmaktadır. Hareketli mercek tambur dönerken orjinali izler ve elde ettiği bilgileri bilgisayar ortamına aktarır. Bir filtre aracılığıyla tüpe sadece kırmızı, yeşil ya da mavi ışık girmesi sağlanır. Bu yüzden bu tekniği kullanan çoğu tarayıcılarda PMT, yani RGB’nin her rengi için olmak üzere üç tüp kullanılır.
Günümüzde CCD teknolojisiyle üretilen düz yataklı tarayıcıların tarama kalitelerinin artarak tambur tarayıcı tarama kalitesini yakalaması ve düz yataklı tarayıcıların daha kullanışlı olması nedeniyle tambur teknolojisi kullanan tarayıcılar artık kullanıcılar tarafından tercih edilmemekte ve üretici firmalar tarafından üretilmemektedir.
CCD (Charge Couple Device) Tarayıcılar: CCD (Charge Couple Device): Cip adı verilen ışığa duyarlı cipler içeren tarayıcılardır. CCD’ler orjinalden gelen ışınları elektrik sinyallerine çevirirler. Bu cipler RGB ışığa duyarlı bir tabaka ile kaplıdırlar. Orjinal şaseleri düz ve tambur olanları vardır.
Düz yataklı tarayıcılar tek bir silikon tüp üzerinde sıralanmış binlerce şarj çiftli cihaz öğelerinden oluşan doğrusal bir CCD cihazını içerirler. Taranacak orjinaller cam bir plaka üzerine yerleştirilir. Transparan orjinaller bir floresan ya da halojen ışık kaynağı ile yukarıdan ve opak orjinallerde aşağıdan aydınlatılırlar. Işık kaynağının bir ayna ile birlikte hareket etmesi ile mercek ünitesi sayesinde, görüntü verileri sabit CCD ciplerine yönlendirilir.
Görüntü satır satır okunur. Her bir CCD öğesi üzerine düşen belirli renk ve şiddetindeki ışık, kendi içerisinde orantılı bir elektriksel yük oluşturur. Bu yük, dijital veri olarak bir Analog - Dijital çeviricisine verilirler. CCD bu sırada bir sonraki ışık yükünü almak için hazırdır.
CCD öğelerinin birbirinden çok az bir duyarlılık farklılıkları vardır ve üzerine hiç ışık düşmediğinde bile (Karanlık Akım) küçük miktarda bir okuma sağlayabilirler. Bazı cihazlar, her bir CCD öğesi üzerine fazla miktarda ışık düştüğü zaman, yükü komşu öğelere sıçrayabilir ve yanlış mesajlara sebep olabilir bu sensörler ayrıca daha ucuz ve daha kalıcıdır ayrıca PMT’ den oldukça düşük miktarda elektriğe ihtiyaç duyarlar.
6.1.4. Modemler
Modülatör, Demodülatör’ün kısaltılması olan modem telefon hatları yardımı ile veri aktarımı sağlarlar. Günümüzün gelişen iş yönetiminde servis, büro ve reklam ajansları bu sayede üretimde hız ve kolaylık sağlamıştır. Hazırlanan taslaklar, modem aracılığıyla müşterilere ve ilgili kuruluşlara anında gönderilebilir. Modemler, veri aktarma hızını simgeleyen “Baud” birimiyle ölçülür. Birçok veri 4800 - 9000 baud hızında hareket eder [7].
6.1.5. Grafik tasarımlarında kullanılan programlar
Bilgisayarla gelen teknolojinin teknik açıdan pek çok kolaylık getirmesine karşın, uygulama boyutunda yoğun bir görsel yanlışlığı ve kirliliği de beraberinde getirdiği düşünülmektedir. Bu nedenle bilgisayarların işe yarayabilmeleri için, arkalarında duyarlı, bilgili, sezgili ve yetkin tasarımcıların oturması gerekmektedir. Çünkü farkında olunmasa da tasarım kirlilikleri, kişileri zamanla etkileyip, çoğu yanlışlık ve çirkinlikleri güncelleştirip sıradanlaştırabilmektedir [10].
Jeffrey Parnau, “Bilgisayarlar bir amatörü profesyonele dönüştüren mi, yoksa profesyonelin işini kolaylaştıran bir araç mı?” Sorusunu (Masaüstü Yayıncılık adlı kitabında) şöyle açıklamaktadır: “Profesyonel bir tasarımcı, ilkel ya da çok gelişmiş, her türlü araç gereçle çalışabilir. Masaüstü yayıncılık araçları ve yazılımları profesyonellerin işini kolaylaştırır, ancak hiçbir amatörden bir profesyonel yaratamaz. Tasarım beyinde, yaratıcılık ise ruhta filizlenir.” [2].
Masaüstü yayıncılık birçok yazılımın kullanılabildiği bir yayın üretim işletim sistemi olup, bu sistemi oluşturan makineleri, sistemin çalışma prensiplerini oluşturan yazılımlar yönetmektedir [3]. Öncelikle bilgisayarların çalışma ve verimliliğini arttırmak için kullanılan yazılımlara ihtiyaç vardır, bunları işletim sistemi adı verilir. Örneğin; Apple Macintosh bilgisayarlarda en yaygın kullanılan işletim sistemi MacOs, PC (personel computer veya kişisel bilgisayar) bilgisayarlarda ise windows’tur. İşletim sistemleri olmadan yazılım programlarını kullanmak mümkün değildir. Grafik tasarım amaçlı yazılımlar iki başlık altında toplanmaktadır [9]:
o Bitmap (fotoğraf işleme) amaçlı yazılımlar,
o Vektörel (çizim) amaçlı yazılımlar.
Bitmap (fotoğraf işleme) amaçlı yazılımlar
Bitmap programları temel olarak görüntü işlemektedir. Yani bir fotoğraf üzerinde her türlü değişiklik eklenip çıkartılabilmektedir. Bitmap programlarının en küçük ölçü birimi pikseldir ve resim elemanları anlamı içermektedir [9].
Adobe Photoshop programı: Parlaklık/ kontrast/ renk ayarı, boyama, ön baskı, rötuş ve karanlık oda sistemlerini içeren bir görüntü işlem programı olarak kullanılmaktadır. Ayrıca, yüksek çözümleme kapasiteli tarayıcılardan alınan görüntülerin renk ayrımı işlemleri için de ideal olarak görülmektedir. Her Photoshop görüntüsü nokta esaslı olup, piksellerden oluşmaktadır. Değişik ton ve renkler içeren küçük dikdörtgenlere piksel denilmektedir. Photoshop programında üretilen görüntüler; nokta esaslı (bitmap), gri tonlu (grayscale), iki renkli (duotone), endeksli renkler (indexed color), kırmızı/ yeşil/ mavi (RGB color), cyan/ magenta/ sarı/ siyah (CMYK color), laboratuar renkleri (lab color) ve çok kanallı (multichannel) olmak üzere sekiz ayrı modda tanımlanmaktadır [2].
Bir resmin cm ve ya inç karesinde ne kadar çok piksel varsa, resim daha kaliteli, ne kadar az bulunursa, o kadar kalitesiz olarak değerlendirilir [9].
Resim üzerinde istenilen her türlü değişikliği yapma yeteneğine sahip bir program olan Adobe Photoshop’un sahip olduğu en büyük yetenek olarak, tasarımcıların tüm hayallerini gerçekleştirebilmesi görülmektedir. Ancak kullanan kişinin yaratıcı olup olmadığı programın yetenekli olmasından daha da önemli olduğu bilinmektedir [9].
Vektörel (çizim) amaçlı yazılımlar
Vektör; koordinatlar arasındaki doğrular olarak tanımlanmaktadır [9]. Vektörel amaçlı yazılımlar arasında Adobe İllüstrator, Aldus FreeHand, Corel Draw gibi programlar tasarımcılar tarafından daha çok tercih edilmektedirler. Bitmap programlarda bulunan pikseller, vektörel programlarda bulunmamaktadır. Bu yazılımlarda sadece iki nokta arasındaki mesafe matematiksel olarak hesaplanıp, bir doğru elde edilmektedir. Bu doğru üzerinde eğriler, düğümler oluşturulup, şekiller meydana gelmektedir. Piksel amaçlı programlarda, resim büyütüldükçe netlik kaybolmakta ve küçük kare noktalara dönüşmektedir. Vektörel amaçlı programlarda çizilen bir şekil istenildiği kadar büyütülebilmekte ve özelliğinden hiçbir şey kaybetmemektedir. Her türlü yazı yazma, sayfa, amblem, kitap kapağı ve afiş tasarımlarının çizim işlemleri bu programlarda yapılmaktadır [9].
Quark Xpress programı: Dizgi ve sayfa düzeni olan bu programda, bütün görsel unsurlar resim ya da yazı alanlarına yerleştirilebilmektedir. Çizgiler ayrı çizilip, resim alanları, yazı alanları ve çizgilerin her biri bağımsız görsel unsurlar olarak algılanmaktadır. Başka programlarda hazırlanan çizim, fotoğraf ve yazılar Quark Xpress’e gönderilerek, sayfa düzlemi içine açılan resim ve yazı alanlarına istenilen boyutlarda yerleştirilebilmektedir [2].
alıntı değildir. Grafikerler.net haricinde yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Günümüzde gelişen teknojilerin etkisiyle grafik tasarım ekonomik bir hal almıştır.
6.1. Masaüstü Yayıncılık
Yakın bir zamana kadar bütün tasarımcılar çalışmalarını resim kağıtları üzerine hazırlamıştır. Metin yazarları ise daktilolarda çalışmak zorunda kalmışlardır. Masaüstü yayıncılık teknolojisi, bütün bu çalışmaları bilgisayar ekranına taşımış, bu sayede önceleri bir grup ya da bir ekip tarafından üstesinden gelinebilecek işlerin artık tek kişi tarafından da yapılabilmesini sağlamıştır. Masaüstü yayıncılık; para ve zaman tasarrufu sağlamakta, bütün tasarımları ekran üzerinde baskıya hazır hale getirebilmektedir. Bir masaüstü yayıncılık sistemi için gerekli olan araçlar ise şöyle sıralanmaktadır [2]:
o Kişisel bilgisayar
o Yazıcı (printer)
o Tarayıcı (scanner)
o Modem
o Program / Yazılım (software)
Masaüstü yayıncılık gelişen teknolojinin desteğinde, cihazlar ve özel yazılımlarla donanmış üniteler ağı içinde sistematik bir şekilde işlem görmektedir. Dizgi, mizanpaj, pikaj ve montaj işlemleri ile fotoğrafa ilişkin tüm görsel düzenlemeleri aynı sistem içinde düzenleme yeteneğine sahip bu sistemde, işlerin planı yine sistemin içinde düzenlenebilecek nitelikte yer almaktadır [3].
Masaüstü teknoloji ile ilgili ilk araştırmalar, 1970’lerin sonlarında San Francisco’da Xerox Araştırma Merkezi’nce yürütülmüştür. 1984 yılında Aldus firması; yazı, tasarım, yayına hazırlama ve üretim işlevlerini kişisel bilgisayarların dünyasına sokan bir yazılım programı geliştirmiştir. Böylece “Masaüstü” sözcüğü ilk olarak Aldus firması tarafından kullanılmaya başlanmıştır. Fakat gerçek anlamda masaüstü yayıncılık, Apple firmasının 1984’te ürettiği “Macintosh” bilgisayarlarla başlamış ve bir anda masaüstü yayıncılığın lideri olmasını sağlamıştır. Günümüzde piyasada bulunan bilgisayarlar arasında masaüstü yayıncılığa en elverişli olarak; Apple Macintosh, IBM, PC ve uyumluları kabul görmektedir [2].
6.1.1. Bilgisayar
Bilgisayar, bilgileri kabul eden, işleme tabi tutan ve anlamlı sonuçlar veren bir sistemdir [7].
Günümüzde bir grafik tasarım bürosundaki en önemli araç bilgisayardır. Bazı iletişim uzmanları, içinde bulunduğumuz çağı elektronik yayıncılık çağı olarak adlandırmaktadır [7].
Grafik tasarım amaçlı bilgisayarların çizim yapma ve resimleme yetenekleri vardır. Çağın gereklerine uygun olarak her grafik tasarımcının bilgisayarı bilmesi ve kullanması gerekmektedir. Şimdiye kadar anlatılan tüm araç ve gereçler bilgisayarların içine sanal (hayali) olarak yerleştirilmiştir. Ayrıca bu araçlar birbirleriyle kusursuz bir ilişki içinde çalışmaktadırlar [9].
Bilgisayarı iki ana başlık altında incelemek mümkündür [9];
o Bilgisayar donanımları (hardware)
o Bilgisayar yazılımları (software).
Bilgisayarda veri ölçü birimi byte olarak geçer ve bunun anlamı en küçük depolama ya da dosya boyutudur, yani nokta olarak kabul edilebilir [9].
Sonraki birimler [9];
1 byte 8 bit,
1024 byte 1 kilo byte,
1024 kilo byte 1 mega byte,
1024 mega byte 1 giga byte,
1024 giga byte 1 tera byte olarak okunur.
Grafik tasarım amaçlı bilgisayarlarda bulunması gereken özellikler
Her bilgisayar grafik tasarım için uygun özellikte olmayabilir. Çünkü grafik tasarım alanında çalışanlar daha çok resim amaçlı işler yaptıkları için, dosya boyutları büyüktür ve dosya bilgisayarın hard diskine kaydedildiğinde büyük bir yer kaplar. Örneğin; A4 boyutunda sadece yazılardan oluşan, 2000 sayfalık bir kitabın kaplayacağı alan 20 MB civarındadır. Halbuki, A4 boyutunda bir sayfa renkli resmin kaplayacağı alan 25 MB civarındadır. Bu gösteriyor ki resim amaçlı çalışmalarda bilgisayarların hard diskinin (bilgi depolama diski) büyük kapasiteli olması gerekiyor. Sadece hard diskin geniş kapasiteli olması da yetmez. RAM (random acces memory) sisteminin de hızlı olması gerekir, çünkü resim amaçlı çalışmalarda dosya büyüdükçe bilgisayar, verilen komutları algılamakta zorlanabilir. RAM’ın komutları algılama hızıda MB büyüklüğüyle ölçülür. 128 MB ve üzeri RAM’lar tasarımcının verdiği komutları daha çabuk algılar [9].
Çalışmanın gerçek boyutlarını gösterecek monitörün 21 inç büyüklüğünde olması gereklidir ( 1 inç yaklaşık 2,5 cm’dir). Ayrıca resim amaçlı çalışmalarda görüntüyü ekranda sağlıklı görebilmek için, ekran kartları hızının da yüksek olması gerekmektedir. Örneğin; 64 MB bir ekran kartı görüntüyü gerçeğine yakın değerde yansıtabilir [9].
6.1.2. Yazıcılar
Yapılan çalışmaları gerek tahsis gerek prova gerekse baskı için film olarak elde etmemizi sağlayan cihazlardır. Yazıcıdan elde edilen ürüne hardcopy ya da hard-proof denilen provalar renk ve tasarım provası için kullanılır. Matbaacılık için oldukça önemli olan filmler de gene bu cihazlar ile elde edilir [7].
Ink-jet Yazıcılar; Sıvı haldeki mürekkebi kağıt üzerine püskürterek görüntü oluşturan yazıcılardır. Basit, sadece evde kullanılanları olduğu gibi oldukça kapsamlı ve pahalı olanları da vardır. Bunlar matbaacılıkta prova amaçlı kullanılırlar. Çok değişik yüzeylere baskı yapıldığı için elde edilen provalar oldukça gerçekçidir. Bu yazıcılar, yazma kafaları delikler matrislerden oluşan yazıcılardır. Bu hazneye kartuş adı verilir. Kartuştaki sıvı mürekkebin özelliği ise manyetize edilebilmesidir. Bilgisayardan gelen komutlara bağlı olarak haznenin belli bölgeleri manyetize edilir. İçindeki sıvı mürekkep, bu bölgelere denk düşen deliklerden dışarı fırlatılır. Isıtılarak fırlatılan mürekkep kabarcığı doğrudan doğruya kağıt üzerine yapışır. Dezavantajlarından biri kullandıkları mürekkebin çok çabuk bitmesi ve kartuş adı verilen mürekkep haznelerinin çok pahalı olmasıdır. Bunların A4 ve A3’e çıktı alabilme özellikleri vardır [7].
Termal Transfer (Dye Sublimation-Solid Ink) Yazıcılar; Kabaca katı olan mürekkebi ısı yoluyla kağıt üzerine aktaran yazıcı çeşitleridir. Prova baskı, baskının isteklere ne derece uygun olduğu baskı aşamasında oluşabilecek hataları önceden görebilmek amacı ile yapılan esas baskı için bir ölçü olabilecek nitelikte ön deneme baskısıdır. Dye - Sub teknolojisi kullanarak fotoğraf kalitesinde kağıda baskı yapan renkli çıkış cihazları ile veriyi doğrudan bilgisayardan alabilen prova cihazlarını, son renk kontrolü yapmak ile kullanılabilir [7].
Prova baskıda amaç en kaliteli baskıyı yapmak değil, esas baskı sırasında nasıl sonuç alınabileceğini gerçek baskıya mümkün olduğu kadar yaklaşan baskı yapmaktır. Prova baskı sistemi genel olarak ikiye ayrılır. Bunlar, filmden alınan prova baskı ve dijital yani film alınmadan yapılan prova baskı sistemleridir [7].
Lazer Yazılar; Lazer yazıcılar, şuana kadar üretilenler içinde hızlı ve kaliteli baskı yapılabilen en iyi yazıcılardır. Özellikle aydınger ve asetat üzerine çıkış alınabilmesi önemli bir özelliğidir. Çünkü bu yolla baskı öncesi hazırlık aşamalarının yerine getirilebilmesi sağlanabilmektedir. Çalışma prensibi bakımından fotokopi makinelerine benzeyen bu aletler, son derece sessiz çalışırlar ve bir anda bir sayfa basarlar. Bilgisayar programı tarafından veriler yazıcının belleğine gönderilir. Bu sayfanın görüntüsünü, lazer ışını ile bir silindir üzerine çekerler. Bu işlemden sonra daha kuvvetli bir çekim alanı ile silindir üzerindeki tonerler kağıt üzerine alınırlar ve bir sabitleştirici vasıtasıyla kağıt üzerinde sabitleştirilirler [7].
Lazer yazıcıların baskı kalitesi, 1 inçlik çizgiye konulan nokta sayısı dpi ile ölçülür. 300, 600, 900, 1200 dpi çözünürlüğe sahip yazıcılar kullanılmaktadır [7].
Renkli Lazer Yazıcılar; renkli çıkış almak için kullanılırlar. Prova amaçlı kullanılmaları tonerin baskı mürekkebi ile aynı yapıda olmamasından dolayı çok doğru değildir [7].
Siyah - Beyaz Yazıcılar; Tahsis yapmak ya da tasarım kontrolü yapmak için kullanılır. Ayrıca çok hassas olmayan cetvel, yazı, kitap baskıları gibi çok fazla hassasiyet gerektirmeyen işlerde aydınger üzerine çıkış alınarak baskıya olanak tanır [7].
Lazer Pozlandırıcılar - Image Setter; Hassas, detaylı ton geçişli resim ve işlerin çıkışında kullanılırlar. Lazer ışığın filmi pozlandırması ve bu filmin banyo edilmesi sonucu çalışmaların baskı için film çıkışı elde edilmiş olur. Yüksek çözünürlüklü hassas cihazlardır. Lazer pozlandırıcılar, yazılım makineleri ve film, kağıt vs. üzerine bilgisayarda hazırlanan, yazı ve şekillerin çıktısının alınmasın kullanılır. Çıktı materyali olarak film kullandıklarından çok yüksek çözünürlükte çıkış alınabilir [7].
Lazer pozlandırıcılar, dahili RIP’li lazer yazıcılar gibi genel amaçlı bir bilgisayardan direk olarak çıktısı alınacak bir Postscript bir tasarımı kabul etmez, fakat yazılım RIP’i bilgisayar üstünde lazer pozlandırıcıya bağlanmış ise, bu RIP vasıtasıyla Postscript kaydedilmiş dosyalar Bitmap grafiklerine dönüştürülüp çıktısı alınabilir. İşlem bitinceye kadar bir komut girilmez [7].
Lazer pozlandırıcılar çeşitli ebatlarda olabilirler. (35cm x 85cm, 70cm x 100cm, vb.) lazer pozlandırıcılardan 1800, 2400, 3100 dpi gibi yüksek çözünürlükte çıktı alınabilir [7].
Lazer pozlandırıcılar da filme pozlandırma yapıldıktan sonra filmin banyo edilmesi gerekmektedir. Banyo işlemi, bir kasete alındıktan sonra karanlık odada gerçekleştirilebilir veya on - line banyo (lazer pozlandırıcının çıkış noktasına bağlanmış banyo) vasıtasıyla film banyo edilebilir. On - line banyolar daha avantajlıdır [7].
6.1.3. Tarayıcılar (scanner)
Bir çeşit fotoğraf makinesidir, fotoğraf makineleri doğadaki iki ve üç boyutlu nesnelerin görüntülerini çekebilirler. Scannerler ise kağıt ve başka değişik yüzeylerde bulunan her türlü iki boyutlu görüntüyü aynen bilgisayar ekranına aktarma yeteneklerine sahiptir [9]. Resim, şekil, grafik gibi öğeleri bilgisayara aktarmaya yarayan cihazlardır. Taramanın daha iyi yapılabilmesi için, taranacak nesne bir ışık kaynağıyla aydınlatılır. Işık kaynağı nesnenin her bir noktasını tarayacak özelliğe sahiptir. Böylece alınan işaretler RAM’a yazılacak şekle getirildikten sonra ekranda görüntülenir [7].
Tarayıcıda tarama yoğunluğu önemlidir. Çözünürlük ve renk derinliği tarayıcının kalitesini belirleyen unsurlardır. Ayrıca, tarayıcıların optik karakter okuyucu özelliğine sahip olması gerekir. Çünkü bu özellik taranan dökümanın içerisinde bulunan metinlerin ayrıştırılarak kelime işlem programına aktarılmasını sağlar. Günümüzde profesyonel yayıncılıkta kullanılacak bir tarayıcının çözünürlüğü 600 dpi’ dan yüksek (1200 veya 2400 dpi) olmalıdır [7].
Yapılan çalışma ve araştırma sonucu işin hangi tarama çözünürlüğü değerinde taranması gerektiği şu şekilde bulunabilir [7].
Tarama Çözünürlüğü = Tram Sıklığı x Kalite Faktörü x Büyütme Küçültme Oranı.
Formül 2: Tarama Çözünürlüğünün Hesaplanması [7].
Kalite faktörünün tram sıklığı (LPI) ile çarpımı tarama çözünürlüğünü verir [7].
Tarayıcıları kullanmak için genellikle bir ana birim kartına gereksinim vardır ve bu kart ana kart üzerine takılır. Ayrıca tarayıcıyı çalıştırmadan önce, kendi CD’ sinden yazılımını (programını) yüklemek gerekir [7].
Yeni teknoloji tarayıcılar, arabirim kartla çalıştığı gibi, kartsız olarak USB portundan da çalışmaktadır. Tarayıcı ile renk ayrımı yapılacaksa RGB tarama yapan tarayıcılar yerine CMYK tarama yapan tarayıcılar tercih edilmelidir. Taranan resmin datasını RGB’ den CMYK’ ya çevirmek zaman alır. Eğer CMYK’dan RGB’ye dönülürse de data ilk RGB ile aynı olmayacaktır [7].
İstediğiniz tarayıcıyı belirlerken en önemli adım projelerinizin kalitesinin ne düzeyde olmasını istediğinize karar vermektir. Ne tip işler için bu tarayıcıyı kullanacağınız önemlidir. Özellikle son kullanıcılarının ürün seçimi yaparken aşağıdaki kıstasları göz önüne almaları gerekmektedir [7].
o Fiyat/Performans
o Kullanım amacı
o Teknik servis desteği
Tarayıcı çeşitleri
Tarayıcılar kullanım amaçlarına, çözünürlüklerine, algılayabildikleri renk sayısına ve tarayabildikleri kağıt boyutuna göre çeşitli model tipte üretilmişlerdir dolayısıyla tarayıcıları çeşitli şekillerde sınıflandırabiliriz. Çalışma sistemlerine göre sınıflandırırsak [7];
PMT (Photo Multiplier Tubes) (Tambur) Tarayıcılar (Drum Scanner): Orjinalin bağlandığı yüzey tambur (dram) şasesidir ve de bu ad ile anılır. Orijinal hareketli, okuyucu göz sabittir. Orijinal, tambura sabitleştirilir ve silindir 600 - 1600 devir arasında dönmeye başlar. Bu tip tarayıcılarda, dia ve opak orjinaller problemsiz olarak dijital ortama aktarılır. Tamburlu tarayıcılar renk konusunda en iyi sonucu veren tarayıcılardır. Görüntüler hızlı bir şekilde ve kaliteli olarak bilgisayar ortamına aktarılır. Tambur döndüğü için lazer’in tarama sıklığı yani çözünürlüğü diğer tarayıcılara göre CCD teknolojisine oranla çok yüksektir.
Tambur tarayıcıların temelinde değişken olan elektrik sinyallerinin sayısal değerlere (Analogdan - Dijitale) dönüştürme sistemiyle çalışırlar. Işık çoğaltıcı tüplü (Photo Multiplier Tubes) tarayıcılar orjinalden gelen ışığın özel tüpler yardımı ile kuvvetlendirilip daha sonra elektrik sinyallerine dönüştürüldüğü tarayıcılardır. Yapı olarak tambur tarayıcılar hızlı bir şekilde dönen bir tambur ve hareketli merceklerden oluşmaktadır. Hareketli mercek tambur dönerken orjinali izler ve elde ettiği bilgileri bilgisayar ortamına aktarır. Bir filtre aracılığıyla tüpe sadece kırmızı, yeşil ya da mavi ışık girmesi sağlanır. Bu yüzden bu tekniği kullanan çoğu tarayıcılarda PMT, yani RGB’nin her rengi için olmak üzere üç tüp kullanılır.
Günümüzde CCD teknolojisiyle üretilen düz yataklı tarayıcıların tarama kalitelerinin artarak tambur tarayıcı tarama kalitesini yakalaması ve düz yataklı tarayıcıların daha kullanışlı olması nedeniyle tambur teknolojisi kullanan tarayıcılar artık kullanıcılar tarafından tercih edilmemekte ve üretici firmalar tarafından üretilmemektedir.
CCD (Charge Couple Device) Tarayıcılar: CCD (Charge Couple Device): Cip adı verilen ışığa duyarlı cipler içeren tarayıcılardır. CCD’ler orjinalden gelen ışınları elektrik sinyallerine çevirirler. Bu cipler RGB ışığa duyarlı bir tabaka ile kaplıdırlar. Orjinal şaseleri düz ve tambur olanları vardır.
Düz yataklı tarayıcılar tek bir silikon tüp üzerinde sıralanmış binlerce şarj çiftli cihaz öğelerinden oluşan doğrusal bir CCD cihazını içerirler. Taranacak orjinaller cam bir plaka üzerine yerleştirilir. Transparan orjinaller bir floresan ya da halojen ışık kaynağı ile yukarıdan ve opak orjinallerde aşağıdan aydınlatılırlar. Işık kaynağının bir ayna ile birlikte hareket etmesi ile mercek ünitesi sayesinde, görüntü verileri sabit CCD ciplerine yönlendirilir.
Görüntü satır satır okunur. Her bir CCD öğesi üzerine düşen belirli renk ve şiddetindeki ışık, kendi içerisinde orantılı bir elektriksel yük oluşturur. Bu yük, dijital veri olarak bir Analog - Dijital çeviricisine verilirler. CCD bu sırada bir sonraki ışık yükünü almak için hazırdır.
CCD öğelerinin birbirinden çok az bir duyarlılık farklılıkları vardır ve üzerine hiç ışık düşmediğinde bile (Karanlık Akım) küçük miktarda bir okuma sağlayabilirler. Bazı cihazlar, her bir CCD öğesi üzerine fazla miktarda ışık düştüğü zaman, yükü komşu öğelere sıçrayabilir ve yanlış mesajlara sebep olabilir bu sensörler ayrıca daha ucuz ve daha kalıcıdır ayrıca PMT’ den oldukça düşük miktarda elektriğe ihtiyaç duyarlar.
6.1.4. Modemler
Modülatör, Demodülatör’ün kısaltılması olan modem telefon hatları yardımı ile veri aktarımı sağlarlar. Günümüzün gelişen iş yönetiminde servis, büro ve reklam ajansları bu sayede üretimde hız ve kolaylık sağlamıştır. Hazırlanan taslaklar, modem aracılığıyla müşterilere ve ilgili kuruluşlara anında gönderilebilir. Modemler, veri aktarma hızını simgeleyen “Baud” birimiyle ölçülür. Birçok veri 4800 - 9000 baud hızında hareket eder [7].
6.1.5. Grafik tasarımlarında kullanılan programlar
Bilgisayarla gelen teknolojinin teknik açıdan pek çok kolaylık getirmesine karşın, uygulama boyutunda yoğun bir görsel yanlışlığı ve kirliliği de beraberinde getirdiği düşünülmektedir. Bu nedenle bilgisayarların işe yarayabilmeleri için, arkalarında duyarlı, bilgili, sezgili ve yetkin tasarımcıların oturması gerekmektedir. Çünkü farkında olunmasa da tasarım kirlilikleri, kişileri zamanla etkileyip, çoğu yanlışlık ve çirkinlikleri güncelleştirip sıradanlaştırabilmektedir [10].
Jeffrey Parnau, “Bilgisayarlar bir amatörü profesyonele dönüştüren mi, yoksa profesyonelin işini kolaylaştıran bir araç mı?” Sorusunu (Masaüstü Yayıncılık adlı kitabında) şöyle açıklamaktadır: “Profesyonel bir tasarımcı, ilkel ya da çok gelişmiş, her türlü araç gereçle çalışabilir. Masaüstü yayıncılık araçları ve yazılımları profesyonellerin işini kolaylaştırır, ancak hiçbir amatörden bir profesyonel yaratamaz. Tasarım beyinde, yaratıcılık ise ruhta filizlenir.” [2].
Masaüstü yayıncılık birçok yazılımın kullanılabildiği bir yayın üretim işletim sistemi olup, bu sistemi oluşturan makineleri, sistemin çalışma prensiplerini oluşturan yazılımlar yönetmektedir [3]. Öncelikle bilgisayarların çalışma ve verimliliğini arttırmak için kullanılan yazılımlara ihtiyaç vardır, bunları işletim sistemi adı verilir. Örneğin; Apple Macintosh bilgisayarlarda en yaygın kullanılan işletim sistemi MacOs, PC (personel computer veya kişisel bilgisayar) bilgisayarlarda ise windows’tur. İşletim sistemleri olmadan yazılım programlarını kullanmak mümkün değildir. Grafik tasarım amaçlı yazılımlar iki başlık altında toplanmaktadır [9]:
o Bitmap (fotoğraf işleme) amaçlı yazılımlar,
o Vektörel (çizim) amaçlı yazılımlar.
Bitmap (fotoğraf işleme) amaçlı yazılımlar
Bitmap programları temel olarak görüntü işlemektedir. Yani bir fotoğraf üzerinde her türlü değişiklik eklenip çıkartılabilmektedir. Bitmap programlarının en küçük ölçü birimi pikseldir ve resim elemanları anlamı içermektedir [9].
Adobe Photoshop programı: Parlaklık/ kontrast/ renk ayarı, boyama, ön baskı, rötuş ve karanlık oda sistemlerini içeren bir görüntü işlem programı olarak kullanılmaktadır. Ayrıca, yüksek çözümleme kapasiteli tarayıcılardan alınan görüntülerin renk ayrımı işlemleri için de ideal olarak görülmektedir. Her Photoshop görüntüsü nokta esaslı olup, piksellerden oluşmaktadır. Değişik ton ve renkler içeren küçük dikdörtgenlere piksel denilmektedir. Photoshop programında üretilen görüntüler; nokta esaslı (bitmap), gri tonlu (grayscale), iki renkli (duotone), endeksli renkler (indexed color), kırmızı/ yeşil/ mavi (RGB color), cyan/ magenta/ sarı/ siyah (CMYK color), laboratuar renkleri (lab color) ve çok kanallı (multichannel) olmak üzere sekiz ayrı modda tanımlanmaktadır [2].
Bir resmin cm ve ya inç karesinde ne kadar çok piksel varsa, resim daha kaliteli, ne kadar az bulunursa, o kadar kalitesiz olarak değerlendirilir [9].
Resim üzerinde istenilen her türlü değişikliği yapma yeteneğine sahip bir program olan Adobe Photoshop’un sahip olduğu en büyük yetenek olarak, tasarımcıların tüm hayallerini gerçekleştirebilmesi görülmektedir. Ancak kullanan kişinin yaratıcı olup olmadığı programın yetenekli olmasından daha da önemli olduğu bilinmektedir [9].
Vektörel (çizim) amaçlı yazılımlar
Vektör; koordinatlar arasındaki doğrular olarak tanımlanmaktadır [9]. Vektörel amaçlı yazılımlar arasında Adobe İllüstrator, Aldus FreeHand, Corel Draw gibi programlar tasarımcılar tarafından daha çok tercih edilmektedirler. Bitmap programlarda bulunan pikseller, vektörel programlarda bulunmamaktadır. Bu yazılımlarda sadece iki nokta arasındaki mesafe matematiksel olarak hesaplanıp, bir doğru elde edilmektedir. Bu doğru üzerinde eğriler, düğümler oluşturulup, şekiller meydana gelmektedir. Piksel amaçlı programlarda, resim büyütüldükçe netlik kaybolmakta ve küçük kare noktalara dönüşmektedir. Vektörel amaçlı programlarda çizilen bir şekil istenildiği kadar büyütülebilmekte ve özelliğinden hiçbir şey kaybetmemektedir. Her türlü yazı yazma, sayfa, amblem, kitap kapağı ve afiş tasarımlarının çizim işlemleri bu programlarda yapılmaktadır [9].
Quark Xpress programı: Dizgi ve sayfa düzeni olan bu programda, bütün görsel unsurlar resim ya da yazı alanlarına yerleştirilebilmektedir. Çizgiler ayrı çizilip, resim alanları, yazı alanları ve çizgilerin her biri bağımsız görsel unsurlar olarak algılanmaktadır. Başka programlarda hazırlanan çizim, fotoğraf ve yazılar Quark Xpress’e gönderilerek, sayfa düzlemi içine açılan resim ve yazı alanlarına istenilen boyutlarda yerleştirilebilmektedir [2].
alıntı değildir. Grafikerler.net haricinde yayınlanması kesinlikle yasaktır.