Irak'taki yılan istilasını Türkiye'ye bağladılar
İngiliz The İndependent gazetesi, Irak'taki yılan istilasına tuhaf bir yorum getirdi. Gazeteye göre, “Dicle ve Fırat nehirlerinin suyundaki görülmemiş azalma”nın Irak’ta yarattığı aşırı kuraklık nedeniyle yılan istilasına ve yılan saldırılarına neden oluyor. Bunun nedeni ise en başta Fırat'ta 5 büyük barajı bulunan Türkiye ve Suriye’nin barajları olduğu vurgulandı.
“Dicle ve Fırat nehirlerinin suyundaki görülmemiş azalma”nın Irak’ta yarattığı aşırı kuraklık nedeniyle yaşanan yılan istilası ve bunların saldırıları sonucunda Güney Irak’ta altı kişinin öldüğünü, 13 kişinin zehirlendiğini” belirtirken kuraklıkta önemli bir faktörün, Türkiye ve Suriye’de barajların olduğunu savundu.
Irak’ın kuraklıktan kıvrandığı, bundan Türkiye, Suriye ve İran’daki barajları sorumlu tutan yakınmalar, Batı basınına yansıyor. The İndependent gazetesi, “Dicle ve Fırat nehirlerinin suyundaki görülmemiş azalma”nın Irak’ta yarattığı aşırı kuraklık nedeniyle halk ve hayvanlara saldıran bir yılan salgınının yaşandığını, bunun sonucunda da Güney Irak’ta altı kişinin öldüğünü, 13 kişinin zehirlendiği”ni öne sürdü.
İngiliz The İndependent gazetesi, tanınmış muhabiri Patrick Cockburn imzası ile Irak’taki kuraklık sorununu irdeleyen çok geniş bir haber yayımladı. “Irak kururken bir yılan salgını patlak verdi” başlığını taşıyan haberde “Dicle ve Fırat nehirlerinin sularında görülmemiş bir azalma, kırsal nüfusu, sıcaklık, kuraklık ve yerlerinden edinmiş yabani hayvanların insafına bıraktı”diye yazdı. Gazete, komşu ülkelerden daha fazla su bırakılmasının yanısıra uzmanların, Irak’ın su kaynaklarını daha iyi kullanması için büyük yatırım yapması gerektiği yolundaki önerilerine de dikkat çekti.
KOMŞU ÜLKELERDEKİ BARAJLAR
Susuz kalan nehirlerden çıkmak zorunda kalan yılanların halk ve hayvanlara saldırdığını belirtirken doktorlara dayanarak Güney Irak’ta şimdiye kadar altı kişinin öldürüldüğünü ve 13’ünün zehirlendiğini kaydeden gazete, “Yılan salgını, Fırat ve Dicle sularındaki görülmemiş bir azalmanın son sonucudur” ifadesini kullandı. Gazete şunları yazdı:
“Irak’ın kuru topraklarını o kadar verimli yapan nehirler kuruyor çünkü, bir zamanlar Türkiye, Suriye ve İran’dan Irak’a akan sular artık barajlarda tutuluyor ve sulandırma için kullanılıyor. Sadece Fırat’ta Türkiye’nin beş büyük barajı var, Suriye’nin de iki barajı var.”
“DÜNYANIN EN BÜYÜK DOĞAL FELAKETLERİNDEN BİRİ OLABİLİR”
Bunun sonucunda Irak’ta önemli tarım bölgelerinin yok olduğunu yazan İngiliz gazetesi, bunun “Amazon yağmur ormanlarına benzer, dünyanın en büyük doğal felaketlerinden biri hale gelebileceği”ni de öne sürdü.
Haberinde Irak’ın Türkiye’ye çağrıda bulunduğunu da belirttikten sonra Irak hükümet yetkililerinin açıklamalarına yer veren gazeteye göre, Irak Su Kaynakları Bakanı Abdül Latif Raşid, “Türkiye’den en az saniyede 500 küp metre suya ihtiyacımız var, bu şu anda aldığımızdan iki katı. Bize ek 130 küp metre sağlama sözünü verdiler ancak bu sadece iki gün için ve biz bunun aylar için verilmesine ihtiyacımız var” şeklinde konuştu.
IRAK SULARI DAHA İYİ KULLANMAK İÇİN BÜYÜK YATIRIM YAPMALI
Bu sorunun yanısıra Irak’ta son dört yılda ciddi bir kuraklığın da yaşandığını kaydeden Raşid, bu sürede normal yağışların yarısından az kaydedildiğine de dikkat çekti. The İndependent de şunları yazdı:
“Uzmanlar, Türkiye’nin daha fazla su bırakmasının yanısıra Dicle ve Fırat gibi su yollarının daha iyi kullanılması için büyük yatırımlar yapılmasını tavsiye etti. Ancak, Sayın Raşid, petrol fiyatındaki düşüş nedeniyle bu yılki bütçesinin yarı yarıya indirilerek 500 milyon dolara düşürüldüğünü söylüyor.”
The İndependent, Irak’taki “tarım felaketi”nin sonuçlarının, Bağdat’taki manavlarda net bir biçimde görüldüğünü belirtirken de bir manavın, eskiden başkentin civarındaki çiftliklerde üretilen elmaları sattığını, “Ancak artık elmalar, Amerika, Fransa ve Şili’den, domates ve patates Suriye ve Ürdün’den, portakallar ise, Mısır ve Türkiye’den geliyor. Irak’tan bir tek hurma gelir çünkü fazla suya ihtiyacı yok” dediğini aktardı.
"adamların kafaya birşeyler düşse bizden bilecekler artık pes yani"
İngiliz The İndependent gazetesi, Irak'taki yılan istilasına tuhaf bir yorum getirdi. Gazeteye göre, “Dicle ve Fırat nehirlerinin suyundaki görülmemiş azalma”nın Irak’ta yarattığı aşırı kuraklık nedeniyle yılan istilasına ve yılan saldırılarına neden oluyor. Bunun nedeni ise en başta Fırat'ta 5 büyük barajı bulunan Türkiye ve Suriye’nin barajları olduğu vurgulandı.
“Dicle ve Fırat nehirlerinin suyundaki görülmemiş azalma”nın Irak’ta yarattığı aşırı kuraklık nedeniyle yaşanan yılan istilası ve bunların saldırıları sonucunda Güney Irak’ta altı kişinin öldüğünü, 13 kişinin zehirlendiğini” belirtirken kuraklıkta önemli bir faktörün, Türkiye ve Suriye’de barajların olduğunu savundu.
Irak’ın kuraklıktan kıvrandığı, bundan Türkiye, Suriye ve İran’daki barajları sorumlu tutan yakınmalar, Batı basınına yansıyor. The İndependent gazetesi, “Dicle ve Fırat nehirlerinin suyundaki görülmemiş azalma”nın Irak’ta yarattığı aşırı kuraklık nedeniyle halk ve hayvanlara saldıran bir yılan salgınının yaşandığını, bunun sonucunda da Güney Irak’ta altı kişinin öldüğünü, 13 kişinin zehirlendiği”ni öne sürdü.
İngiliz The İndependent gazetesi, tanınmış muhabiri Patrick Cockburn imzası ile Irak’taki kuraklık sorununu irdeleyen çok geniş bir haber yayımladı. “Irak kururken bir yılan salgını patlak verdi” başlığını taşıyan haberde “Dicle ve Fırat nehirlerinin sularında görülmemiş bir azalma, kırsal nüfusu, sıcaklık, kuraklık ve yerlerinden edinmiş yabani hayvanların insafına bıraktı”diye yazdı. Gazete, komşu ülkelerden daha fazla su bırakılmasının yanısıra uzmanların, Irak’ın su kaynaklarını daha iyi kullanması için büyük yatırım yapması gerektiği yolundaki önerilerine de dikkat çekti.
KOMŞU ÜLKELERDEKİ BARAJLAR
Susuz kalan nehirlerden çıkmak zorunda kalan yılanların halk ve hayvanlara saldırdığını belirtirken doktorlara dayanarak Güney Irak’ta şimdiye kadar altı kişinin öldürüldüğünü ve 13’ünün zehirlendiğini kaydeden gazete, “Yılan salgını, Fırat ve Dicle sularındaki görülmemiş bir azalmanın son sonucudur” ifadesini kullandı. Gazete şunları yazdı:
“Irak’ın kuru topraklarını o kadar verimli yapan nehirler kuruyor çünkü, bir zamanlar Türkiye, Suriye ve İran’dan Irak’a akan sular artık barajlarda tutuluyor ve sulandırma için kullanılıyor. Sadece Fırat’ta Türkiye’nin beş büyük barajı var, Suriye’nin de iki barajı var.”
“DÜNYANIN EN BÜYÜK DOĞAL FELAKETLERİNDEN BİRİ OLABİLİR”
Bunun sonucunda Irak’ta önemli tarım bölgelerinin yok olduğunu yazan İngiliz gazetesi, bunun “Amazon yağmur ormanlarına benzer, dünyanın en büyük doğal felaketlerinden biri hale gelebileceği”ni de öne sürdü.
Haberinde Irak’ın Türkiye’ye çağrıda bulunduğunu da belirttikten sonra Irak hükümet yetkililerinin açıklamalarına yer veren gazeteye göre, Irak Su Kaynakları Bakanı Abdül Latif Raşid, “Türkiye’den en az saniyede 500 küp metre suya ihtiyacımız var, bu şu anda aldığımızdan iki katı. Bize ek 130 küp metre sağlama sözünü verdiler ancak bu sadece iki gün için ve biz bunun aylar için verilmesine ihtiyacımız var” şeklinde konuştu.
IRAK SULARI DAHA İYİ KULLANMAK İÇİN BÜYÜK YATIRIM YAPMALI
Bu sorunun yanısıra Irak’ta son dört yılda ciddi bir kuraklığın da yaşandığını kaydeden Raşid, bu sürede normal yağışların yarısından az kaydedildiğine de dikkat çekti. The İndependent de şunları yazdı:
“Uzmanlar, Türkiye’nin daha fazla su bırakmasının yanısıra Dicle ve Fırat gibi su yollarının daha iyi kullanılması için büyük yatırımlar yapılmasını tavsiye etti. Ancak, Sayın Raşid, petrol fiyatındaki düşüş nedeniyle bu yılki bütçesinin yarı yarıya indirilerek 500 milyon dolara düşürüldüğünü söylüyor.”
The İndependent, Irak’taki “tarım felaketi”nin sonuçlarının, Bağdat’taki manavlarda net bir biçimde görüldüğünü belirtirken de bir manavın, eskiden başkentin civarındaki çiftliklerde üretilen elmaları sattığını, “Ancak artık elmalar, Amerika, Fransa ve Şili’den, domates ve patates Suriye ve Ürdün’den, portakallar ise, Mısır ve Türkiye’den geliyor. Irak’tan bir tek hurma gelir çünkü fazla suya ihtiyacı yok” dediğini aktardı.
"adamların kafaya birşeyler düşse bizden bilecekler artık pes yani"
