Neler yeni

Yeni mesajlar Yeni konular En çok mesaj En çok tepki En çok görüntülenen

Modern Yaşam ve Psikolojik Sorunlar

lovies

♾️Grafik Gurusu♾️
Katılım
9 Mar 2009
Mesajlar
1,789
Tepkime puanı
40
Web sitesi
www.ilkeroztuna.com
Modern yaşamın getirip önümüze bıraktığı açmazlarla mı boğuşuyoruz? Başka bir ifadeyle, yaşanan psikolojik sorunlar modern yaşamın bir bedeli mi? Depresyon, stres,
panik atak, anksiyete ve diğerleri… Şehirler büyüyüp insan sayısı arttıkça her biri birbirinden önemli bu sorunlarla karşılaşma oranı da artıyor. Psikolojik destek hizmetlerinden yararlanan kişi sayısıyla ilgili bir istatistik var mı, bilemiyorum, ama gördüğüm kadarıyla birbiri ardına açılan danışmanlık merkezleri, insanların bu konudaki gereksinimlerinin her geçen gün daha da arttığını gösteriyor. Kuşkusuz bu tespit, kaba bir gözleme dayanıyor ancak için de haklılık payı olduğu da bir gerçek.

Evet, sanırım yaşanan sorunların bir kısmını modern yaşamın bir bedeli olarak görmek ya da bu şekilde tanımlamak pek de yanlış olmayacaktır. Freud’un sözünü ettiği “Huzursuzluk” tam olarak bu olmasa bile, küçük bir yorumla, bu söylediklerimizi de onun kapsamına dahil edebiliriz sanırım. (Sigmund Freud. Uygarlığın Huzursuzluğu. Metis Yay.) Şunu biliyoruz: yaşam, on ya da yirmi yıl öncesine göre daha karmaşık. On ya da yirmi yıl sonra da, bugünküne göre daha karmaşık olacak. Kalabalıklaşan büyük şehirler, insanların üzerine büyük yükler bindiriyor. Yoğun ve stres dolu çalışma koşulları, ağırlaşan yaşam koşulları insanların birbirleriyle kurduğu iletişim biçimlerini de etkiliyor ve giderek insanlar birbirlerinden uzaklaşıyor. Gelgelelim işin tek korkutucu ve üzerinde durulmaya değer yanı, insanların birbirlerinden uzaklaşması değil. Bu elbette önemli ancak, bundan daha önemli ve daha vahim bir nokta var ki, yazının belkemiğini de bu oluşturuyor. O da şudur: Esasında modern yaşam, insanı kendinden uzaklaştırıyor!.. İşte üzerinde durulması gereken en ağır bedel!.. Kuşkusuz burada kullanılan “bedel” sözcüğü sanki bunun bir yazgı olduğu izlenimini de uyandırıyor ancak, burada asıl önemli olan, yaşanan sorunların bir yazgı olmasından öte, günlük hayatımızı şekillendiren son derece hissedilir sonuçlar olması. Kimbilir, günümüzde ortaya çıkan pek çok psikolojik rahatsızlığın gerekçesini de burada aramak gerekiyor. Kendisiyle arasındaki mesafe iyice açılan insanoğlu, psikolojik sorunların kıskacında debelenip duruyor. Belki de işin en acı tarafı da bu. İnsanlar giderek önce kendilerinden uzaklaşıyorlar, daha sonra da birbirlerinden. Mesafe uzadıkça sorunlar da çoğalıyor… Kendine ya da sevdiklerine vakit ayıramamaktan, yaşamın anlamsızlığından, amaçsızlıktan, yalnızlıktan yakınan kişilerin sayısındaki artış bunun bu tespitin en önemli kanıtıdır.

Aslında bir bakıma danışmanlık hizmetlerinin de amacı, insanları kendileriyle buluşturmak değil mi? Yek pare bir benlik, duygular ve düşünceler arasındaki uyum ve bunun sonucunda ortaya çıkan tutarlı davranışlar örüntüsü. Kabaca, psikolojik anlamda “sağlığı” böyle tanımlayabiliriz. Peki, bu geleneksel “sağlık” anlayışı, günümüz yaşamı ve insanı için ne kadar doğru? Bir düşünün bakalım, sokakta yol vermedikleri için birbirlerini öldürmeye kalkan insanları, banka kuyruğunda önüne geçtiği için hiç çekinmeden silahına davranan insanları, 90 saniyelik trafik ışığına dayanamayan sanki ömründen yıllar gidiyormuş gibi tepki veren insanları… Bu insanlar gerçekten psikolojik anlamda sağlıklı mı sizce? Soru bizden, cevap sizden…

İşin özü, eğer ihtiyacınız olduğunu düşünüyorsanız, psikolojik destek almaktan çekinmeyin. “Deli” damgası yememek için yaşamınızın ellerinizin arasından kayıp gitmesini izlemeyin. Ne kadar erken önlem alırsanız o kadar iyidir. Unutmayın: psikolojik rahatsızlıklar “delikanlı” falan dinlemez.



KeremÖZBİLGİÇ

Psikolojik Danışman
 

Benzer konular

Üst