Neler yeni

Yeni mesajlar Yeni konular En çok mesaj En çok tepki En çok görüntülenen

Osmanlı İmparatorluğunda Fotoğraf

GRAFİMERVE

♾️Grafik Gurusu♾️
Katılım
18 Nis 2008
Mesajlar
1,554
Tepkime puanı
41
Yaş
35
Osmanlı İmparatorluğu’nda 15. yüzyıla kadar fotoğrafa sıcak bakılmamıştır. Bunun
birçok nedeni vardır. Ancak Fatih Sultan Mehmet kendi portresini yaptırarak bu sanata uzak
durulmasının hiç de gerçekçi olmayacağını kanıtlamıştır.

1830’larda Avrupa’ da büyük yankı oluşturan fotoğraf, Osmanlı Devleti’nde kimi
çevrelerce soğuk karşılanıp, günah olup olmadığı tartışılırken gazete ve dergiler konuyla
ilgili tanıtım yazılarına yer vermişlerdir. Bu yazılarda fotoğrafın ne olduğu, kimlerce
bulunup uygulandığı, hangi amaçlarla nerede, nasıl kullanıldığı anlatılmıştır. Bu dönemde
gazete ve dergilerde fotoğraf kullanımına da başlanmıştır.
Paris’te öğrenimde bulunan Serasker Hüsrev Mehmet Paşa’nın dört adamı
fotoğraflarını çektirerek Paşaya gönderdiler, Paşa da bu fotoğrafları II. Mahmut’a sundu. Bu
fotoğrafların ülkeye giren ilk fotoğraf olduğu kabul edilir.
1840’da Jacques Monde Daguerre’in “Fotoğrafçılık Kitabı” dilimize çevrilmiştir. Bu
kitap fotoğrafçılığa olan ilgiyi artırmıştır. Aynı dönemde Fransız asıllı Kampa’nın yılında
İstanbul’a geldiği ve Beyoğlu’nda fotoğraf çalışmaları yaptığı Ceride-i Havadis gazetesinin
16 Temmuz 1842 günkü nüshasında yer almaktadır. Mösyö Kampa İstanbul’da isteyenlere
ücretli kurslar düzenleyip fotoğraf tekniğini öğretmiştir.
1856 yılında Alman kimyager Rabach İstanbul’ da ilk fotoğraf stüdyosu açmış, asistan
olarak Kevork ve Wicen adlı iki Ermeni kardeşi yanına almıştır. Rabach Almanya’ya
dönünce bu kardeşler stüdyoyu devralmışlardır (1858). Daha çok portre ve manzara fotoğrafı
çeken kardeşlerin ünü yayılınca saray çevresi de fotoğraf çektirmeye başlamıştır. Daha sonra
Abdülaziz tarafından takdir edilen kardeşlere II. Abdülhamit tahta çıkınca “Ressam-ı Hazretî
Şehrîyarî” ünvanı vermiştir. Bir süre sonra Müslümanlığı seçen Kevork ve Wicen kardeşler
Abdullah Biraderler adını alarak uzun süre fotoğraf tekelini ellerinde tutmuşlardır. Abdullah
Biraderleri İstanbul’da açılan diğer fotoğrafhaneler izledi: Febus, Gülmez Biraderler,
Apollon, Sabah gibi19. yüzyılın sonlarında Mühendishane-i Berri Hümayun’da Sultan II.
Abdülhamit’in emriyle fotoğraf dersleri müfredata alındı ve ilk dersleri bu okuldan mezun
olan ressam öğrenciler tarafından verildi.
1840’lı yıllardan itibaren imparatorlukta yerleşik stüdyolar açılmaya başlandı. Carla
Naya İtalya’dan İstanbul’a gelen ilk fotoğrafçılardandır. 1845 yılında İstanbul’da başlayan
çalışmalarını günün gazetelerine verdiği ilanlarla da halka duyurdu. Aynı dönemlerde
Osmanlı vatandaşı Basile Kargopaulo Pera’daki stüdyosunda şehir panoraması şehir
belgelemeciliği konusunda etkin rol oynadı.
Dönemin padişahlarından sultan Abdulmecit, Abdulaziz ve Abdülhamit fotoğrafa
destek vermişler ve bu sanatın Osmanlı topraklarında yayılmasını teşvik etmişlerdir. Bu
teşvikler fotoğrafın toplum tarafından benimsenmesini kolaylaştırmıştır. Yıldız
koleksiyonunun otuz beş bin fotoğraftan oluşması sultan Abdülhamit’in fotoğrafa olan
ilgisinin ne denli büyük olduğunu kanıtlar niteliktedir.
Daha çok gayrimüslim ve yabancılar eliyle Osmanlı’ya gelen fotoğraf sanatı 20.
yüzyılın başından itibaren halk tarafından iyice benimsenmiş, ancak Anadolu’ya geçişi bir
hayli zaman almıştır.

Ülkemizde fotoğraf Mütareke yıllarında devlet kurumlarında ve askeri okullarda
önemle üzerinde durulan bir güzel sanat dalı olarak kabul edilmiş, Velit Ebuzziya,
Çanakkale’deki savaş alanlarını ve Lozan Barış Antlaşması’nı görüntülemiş, Burhan Efendi
(Felek) de Çanakkale Savaşı’ndan gerikalanları görüntüleyerek Türkiye’de gazete fotoğrafçılığının öncülüğünü yapmışlardır.

not: ( bunlar benim ezberimde olduğundan kendim yazmıştım fakat sayfa zaman aşımına uğramış o yüzden tekrar yazamadım fotoğraf modülünden paylaşım yapyım.)umarım beğenirsiniz.
 

Benzer konular

Üst