"Az laf çok iş" cümlesi, 25 yıl önce çalıştığım gazetenin duvar panosunda asılıydı... Bırak bu klasik patron ayaklarını. Yemiyorlar artık. "Yaşlı" patronların gevelemeleri bunlar.
Gazete ya da dergi mizanpajından anlayan en az 2 yıl tecrübeli eleman aranmaktadır.
İlgili olanlar lütfen irtibata geçsin...
biraz daha ayrıntı vermekte yarar var sanırım..
bazı arkadaşlara konu derin gelmiş gibi duruyor...
sayfa tasarımını tek başına yapacak bir arkadaş aranıyor...
yani kendi kendisinin yönetmeni olacak...
tabiki bazı telkinler önceden verilecek.. ona göre birşeyler yapılması istenecektir
mesela gazetenin format olarak
hürriyet yada sabah tarzında olması gerekiyor
... programa gelince istersen freehand programında yap bu beni enterese eden bi durum değil... bana teslim tarihinde verebiliyorsan ve istenilen formatta yapabiliyorsan
sorun yok
... sigorta yapmıyoruz
))
... maaş tatminkar
... iş beğenilirse devam edilecek ...
zaten yüz yüze görüşmeler olacak
bir şekilde arkadaş olmamız gerekiyor. vs vs....
elinizde buna benzer bir iş örneği.. yada daha iyisi varsa bana yollarsanız sevinirim
sonuc olarak hürriyeti ve sabah gazetelerini beğenmiyorum... tamamen müşteri böyle istediği icin bu formatta yapıyoruz... daha iyi işleri olan arkadaşlar varsa daha iyi olur...
ugraşmamış oluruz
Bu ilânın başlığı, "Sayfa sekreteri aranıyor" dikkat ederseniz. İlânı veren, yazdığı her mesajda, "eleman aranmaktadır", "maaş tatminkâr" gibi ifadelerle, KENDİ İŞ YERİNDE ÇALIŞILACAĞI mesajını vermektedir. KENDİ EVİNDE OTURUP gazete mizanpajı yapacak adama, MAAŞ değil, yapılacak sözleşme ile belirlenecek bir ÜCRET ve yapacağı tasarımların TELİF HAKKI PAYLARINI ödersin ama ona MEMUR gibi maaş vermezsin. Ayrıca ona ELEMAN da demezsin. Ancak kendi iş yerinde işçi çalıştıracak bir işveren, "eleman" arar.
İkincisi, EVİNDE OTURUP GAZETE MİZANPAJI yapmak da, akıllara zarar bir başka mesele...
Hadi, evinde oturup sayfaların tasarımını yaptın, haberler sana internet üzerinden gönderildi, eyvallah... Ancaak, gazetenin son halini alması için, yine bu beylerin iş yerine gidip, bir-iki saatliğine de olsa, çalışmak gerekiyor. Evinden pdf yap, gönder, olmuyor. Gazete bu, son dakikada her şey değişebilir. Üstelik, burada söz konusu edilen gazetenin, GÜNLÜK mü, HAFTALIK mı, AYLIK mı olduğunu/olacağını dahi bilmiyoruz. Hele ki GÜNLÜK ise EVİNDEN OTURUP ÇALIŞMANIN İMKANSIZ olduğunu, sana gazetenin çaycısı bile söyler.
Hadi, haftalık gazeteyi her şeye rağmen, tamamen evinden yaptın, bitirdin, ya matbaası, baskı kontrolü, koşuşturmacası, onu da mı EVDEN yürütecek ELEMAN?.. Oldu olacak, evin koridoruna boydan boya CTP MATBAA kuralım da, paşa gönlün tam olsun.
Hazret, bir de HÜRRİYET'i, SABAH'ı beğenmiyor yahu... Buna gazete beğendirene kadar, kaç tane dereden su getireceğiz, bilmem. Hürriyet'ten, Sabah'tan bahsettiğine göre, demek ki, GÜNLÜK düşünüyor bir de...
bana gelince 6 senedir bu piyasadayım iyi yada kötüyü ayırt edebiliyorum
şuan işveren durumunda oldugum icin bu görece beni bağlıyor
daha ayrıntılı bilgiyi sececeğimiz arkadaşla paylaşmak istiyoruz...
bazı kelimeleri coğul bitirdim
2 arkadaş daha var...
3. bir iş arkadaşı arıyoruz
kolay gelsin
"İşveren durumundayım" diyor, "3. bir iş arkadaşı arıyoruz" diyor, sonra da, "Sana kim işyerinde çalışılacak dedi" diyor. Kendi söylüyor, yakalanınca da, inkâr ediyor.
ah pardon yaşlı birisi oldugunu unutmuşum
işyerimden calışılacağını kim söyledi? freelance nedir? siz zaten tamamen konuşmuş olmak icin konuşuyosunuz... 25 yıllık olmanız size hic bişey katmaz... anca böyle garip sataşmalar ve ahkam kesmeye yarar ki bu da bizi bağlamaz.. cırpınır durursunuz
)
malesef senin istediğin gibi işler yürümüyor ...
mahkemelerde sürünmenin tek göstergesi benim söylediklerim...
basın yasası bunu diyebilir ama işyerleri bunu böyle göstermiyor....
45 lik birisi olarak ve mahkeme mahkeme gezen birisi olarak daha iyi
bilmen gerekir
bu agrasif tutumunuzu da anlamış değilim
dipnot... konuya yüzeysel bakmaz iseniz bizim ne kadar iyi niyetli birisi oldugumuzu anlayacaksınız...
son olarak az laf cok iş
Tamamen konuşmuş olmak için kimin konuştuğu, belli oluyor. 25 yılın kimseye bir şey katmadığını söyleyecek kadar İLERİ gittiğine göre, hakikaten LAF PERHİZİNE girmen gerekiyor.
Ve şükrediyorum ki, senin gibiler var... Basın İş Yasası'nın da, İş Yasası'nın da ne olduğunu sayende öğreniyor, HAKLARIMIZI daha iyi biliyoruz. Kötü komşu, adamı mal sahibi yapar işte.
arkadaşlar, bu tip gerginliklre gerek yok. Extor'un ilanında aranan elemanın freelance içinmi part time içinmi olduğu anlaşılmıyor. Freelance bölümünde açtığınız için öyle kabul ettim ben. Ancak bende ilk okuduğumda part time olarak algılamıştım. Levent beyin tepkiside part mie alıp sigorta yapmamak üzerinedir sanırım. ki bu konuda haklıdır. Ancak elbette bir freelance elemanın çalıştıranlar tarafından sigortlanması oldukça saçma, dediğim gibi 5 müşteriye çalışan bir adamı 5 kişi ortak mı sigortalayacak...
Bazı avrupa ülkelerinde freelance sanatçılar, vergi ile ilgili özel bir yasa ile korunuyorlar. şirket kurmadan işlerini fatura edebiliyorlar mesela. bu tip bir tasarı bizim ülkemizde de vardı sanırım ama araştırdım ve bir bilgiye erişemedim. Bilen arkadaşlar bu hususu bir başlığa taşırlarsa oldukça yapıcı olacaktır...
Freelance çalışan kişinin, çalışanlar tarafından sigortalanması SAÇMA değildir. Freelancer'ın kendisini sigortalamak zorunda kalması ASIL SAÇMAlıktır. Ancak, İSTEĞE BAĞLI sigortalılık sistemi dolayısıyla, elbette bu, mümkndür ama ZORUNLU değildir. O halde neden MEVSİMLİK VE GEÇİCİ İŞÇİLER kendi sigortalarını kendileri ödemiyor?
Freelancer'lık, BAĞIMSIZ iş yapmaktır, eyvallah... Bu bağlamda kendi sigortasını kendisinin ödemesine karşı çıkmam ama kurulmuş bir şirketi varmış gibi, kendisini ille de SORUMLU hissetmek zorunda kalmasına karşı çıkarım. En azından yaptığı bazı serbest işlerin sigortasının, hele ki işverenin mekânında çalışıyorsa, işverenlerce ödenmesinden daha doğal bir şey olamaz.
Grafink, serbest çalışma ile ilgili mevzuatı, şu başlıkta topladım:
https://www.grafikerler.net/serbest...eri-ve-basin-is-yasasi-t70057.html#post660677 Öncelikle buraya bak.
Bunun dışında, tamamen, 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasası'na göre, "Güzel sanat eseri sahibi" (sanatçı) olarak üretip, sözleşme karşılığı belirlenen ücret ve paylar ile işlerinizi belirli sürelerle devredebilir, başkalarının kullanımına açabilirsiniz.
Bakınız:
FİKİR VE SANAT ESERLERİ KANUNU Çalışma ve eser sahibi mevzuatı çerçevesinde, kendinize bir hukukî çerçeve çizebilirsiniz. Yasalar, gayet açık.
