Valla ben olmak istediğim herşeyi oldum. Sanatçı ruhuna sahip olamyı hep sevdim.
Tiyatro Sanatçısı , Yazar, Ressam olmak istedim ve oldum ama bunlar tesadüfi oldu, isteyerek direk girmedim işin içine.
- Bir arkadaşımın iteklemesi ile Özel bir tiyaroda ,Tiyatro sanatçısı oldum ordan yönetmenliğe kadar yükseldim "En iyi erkerk oyuncu" ödülünü aldım.
- Tiyatro ve Tv için bir çok komedi skeçler yazdım.
- Resim yapmayı çok severdim karakalem "Nü" resimler yaptım. Birileri bunu beğendiği için bulunduğumuz ilde ilk defa açılan bir sergi salonunun, ilk açılış sergisini benim resimlerim ile yapılması teklif edildi ve bir kısmını burada yayınladım.
- Şiiri çok severdim birileri hep şiirlerimi beğenirdi "neden bunları bir araya getirmiyorsun" dediğinde odamın sağında solundaki dağınık şiir kağıtlarını toparladığımda birde ne göreyim 360 şiir !! Üff ! "bunlardan bir kitap çıkar" diye gaza getirildim şiir kitabı çıkarttım.
- Hep birşeyler üretmek ve taklit yerine özgür birşeyleri ortaya koymayı sevdiğimden ötürüde ilk Commodore64 oyunlarına yine Commodore64 lerde kendimce tasarımlar yapmaya başladığımda "neden bunları oyunların başında intro lara yerleştirmeyeyim ?" diye düşünüp ilk Logolarımı Oyunların başlarına veya sonlarına Scene ettim
taaa o zamandan belliymiş ne olacağım.
Ciddi ilk grafikerliğe atılmamda dönemin yerel gazetelerine logo ve tasarım çalışmaları yaparak başladı taki ilkkez Türkiye' nin ilk ve bana göre en büyük Grafik Sanatçısı, Ustaların ustası olan
İHAP HULUSİ GÖREY ile tanışana kadar. Onun çalışmalarını gördükten sonra kesin kararımı verdim diğer tümm bütün işlerden ve özeliklerimden sıyrılarak sadece bu işe kendimi adadım yani "TASARIM SANATÇISI" olmaya..
Çıkan Sonuç : Sanatçı ruhum beni hep sevdi , bende onu sevdim..