Aslında olayı sadece Facebook gibi bir siteyle sınırlamak yanlış... Bence internet başlı başına bir sorun ve başlı başına bir nimet.. Bu ne çelişki diyeceksiniz... İletişim ve teknoloji ispatlanmıştır ki üretenden çok, etkili bir biçimde kullanana müthiş faydalar sağlamaktadır... Mesela 15 yıl önce bir kertenkelenin anatomisi ile ilgili bir ödev hazırlamanız gerektiğinde en yakın kütüphaneye -ki bu birçok şehirde kilometrelerce ötede ve sadece bir tanedir ve girmek için üye olmak, öğrenci kimliği, ikametgah zırt pırt bin tane prosedür gerektiren bir yerdi- gitmek zorundaydınız.. Kütüphanede ilgili kitapları bulup, okuyup özet çıkartmak mantığıyla el ile yazarak ödevinizi tamamlayabiliyordunuz. Fakat şimdi bir arama motoruyla ulaşmak istediğiniz bilgiye çoğunlukla birkaç dakika içerisinde ulaşabiliyorsunuz ve Ctrl - P ile istediğiniz kadar çıkış alabiliyorsunuz
Bu işi faydalı kısmı.. Bunu yapabilene tebrikler... Zararlı kısmı ise yine istediğiniz bilgiye anında ulaşmakla ilgili, çünkü yararlı zararlı, yalan doğru herşeye ulaşabiliyorsunuz... Sansürsüz ve kontrolsüzce ulaşabiliyorsunuz...
Bunun yanında işin bir de sosyal boyutu var ki Onur'un dile getirdiği konu bu... Hobiler, boş vakit öldürmek, oyun oynamak, sohbet etmek, biryerlere gitmek, birşeyler izlemek, birşeyler okumak vs. vs. bunların hepsi geçmiş zamanda fiilen yapılan eylemlerdi ama şimdi ekranın karşısında oturarak, bir tuş takımı ve bir fare yardımı ile yapılabiliyor.. Bu da doğal olarak insanı tembelliğe ve anti-sosyalliğe itmekte, toplumsallıktan, grup hareketlerinden uzaklaştırmakta... Kendinize bir sorun en son ne zaman birine mektup veya tebrik kartı gönderdiniz... Ben size söyleyeyim şu an 15 -20 yaş arasında olan birçok genç henüz bir mektup bile yazmamıştır... Çünkü e-posta denen birşey var artık
Peki ankesörlü telefon kullanan kaldı mı? Cep telefonu var ya artık
İlk cep telefonlarını hatırlayın, kısa mesaj bile gönderemiyordu, çünkü asıl amaç iletişimdi, yani birinin bir diğeriyle konuşması.. Ama şimdi iş eğlence oldu, resim de çek, müzik de dinle, internete de gir vs. vb. Bunların bilincinde olan üretici firmalar da insanların taleplerine göre, sözümona insanların hayatını kolaylaştıran ve eğlenceli hale getiren yeni icatlar yapmaktadır... Fakat bunun sonucunda tamamen içe kapanık, sosyal kişilik bakımından zayıf ve tembel, belli bir hayat görüşü, felsefesi, bir ideali olmayan, kaygı ve sorunları akşamki dizinin sonucundan ibaret, güvensiz, korkak, dünyada olan bitenden bihaber, duyarsız, sağduyusuz, boş insanlar yetişmekte...
Yani demem o ki; iletişim teknolojisi artık bir hayat tarzı oldu... İşin tehlikeli yanı bu işte...
Saygılar...