Kuzine dedinizde aklıma geldi; kekimizi poğaçamızı içinde pişirir, sütümüzü üstünde kaynatır içerdik. Hatta üstünde yemek bile pişirirdik.
Sobalarımızın üstünde "olmazsa olmaz"; Güğümlerimiz, ırbıklarımız vardı
Çarşıya pazara giderken yanımızdan ayırmadığımız filelerimiz vardı.
Dilimizi renkten renge sokan meybuzlarımız vardı.
Ninja kaplumbağalarımız vardı.
Cinomuz vardı.
Tadından hiç hoşlanmadığım ama ısrarla tükettiğim delikli nane polo şekeri vardı. (Yakın zamanda tekrar üretilmeye başlanmıştı ama şu sıralar yine görünmüyor ortalıkta)
Kısacık dediğim hayatım ne de uzunmuş meğer; neler gelmiş, neler geçmiş...