farukcagla
⭐Deneyimli Tasarımcı⭐
Herşeyden önce yazımı sonuna kadar okumadığınız belli oluyor maalesef hocam, yazımın sonunda uyarı yapmıştım halbuki... bari bu yazımı sonuna kadar okuyunuz...
Not: Lütfen cevabınızda yazımın tamanını alıntı yapmayın, kime cevap verdiğinizi söylemeniz yeterli olur, zira çok yer kaplıyor...
Saygılarımla
Elimde bir proje var. Umduğumdan da uzun sürüyor. Sizleri cevapsız bırakmamak için ve merakta bırakmamak için, biriki satır yazacağım. Umarım kısa kesebilirim.
Belirtmek zorundayım ki, grafikerler için öne sürülen ömür boyu eğitim gerçeği sadece grafikerler için değil mesleğini hakkıyla yapmak isteyen her meslek mensubu için geçerlidir.
Bunu sadece grafikerlere özelmiş gibi gösterip, ömür boyu eğitimi ve öğrenimi savunmak grafikerliğin okulu yoktur tezlerini güçlendirmek için yapılan boşuna çabadır.
Pek sevilmeyen örneği yeniden vereyim; bir doktorun eğitimi okul ile biter ama öğrenimi çeşitli seminerlerle, yeni çıkan kitaplarla, uzmanlık sınavlarıyla vs. ile sürer.
Ama ÖNCE OKUL MEZUNU OLMASI GEREKİR.
MÜHENDİS, MİMAR, HAKİM, KİMYA-TEKSTİL MÜHENDİSLERİ; SİYASAL BİLGİLER-TARİH BÖLÜMÜ, EDEBİYAT BÖLÜMÜ MEZULARI VS, hepsi mekteplidir, okuldan mezun olmuştur.
Ama öğrenim süreçleri okul ile sınırlı değildir.
Ben kimseye sahtekar demedim. BU konu kasıtlı olarak dürtükleniyor.
Diplomalı bir grafiker de pek ala bir başkasının eserini kendisinin yaptığını iddia ederek sahtekarlık yapabilir, SAHTEKAR OLUP OLMAMA DİPLOMAYA BAĞLI BİR OLAY DEĞİLDİR. SAPTIRMAYALIM.
profesyonel-acemi, usta-çırak, kalifiye-amatör konusu ise aşağı yukarı her meslekte vardır, ama daha çok kundura tamircisi, ciğerci, kasap, berber, terzi gibi mesleklerde vardır.
BU mesleklerin Üniversite tahsili yoktur.
BU ÖRNEĞİ VERMEKLE, GRAFİKERLİĞİ niçin SPESİFİK (kendine özgü-benzeri az görülen-nev'i şahsına münhasır) BİR MESLEK OLARAK gördüğünüz iyice anlaşılıyor.
Grafikerliği doktorluk, mühendislik, mimarlık vs gibi yüksek öğrenim gerektiren mesleklerden değil de DAHA ÇOK ESNAFLIK gibi görülen ve YÜKSEK ÖĞRENİM GEREKTİRMEYEN mesleklerden SAYDIĞINIZ artık gün gibi açık.
ZATEN bir çok grafik eğitimi almamış kardeşimiz grafikerlik mesleği EĞİTİM ve OKUL gerektirmez, iş hayatı zaten okuldur, okuldan önce yetenek gelir deyip duruyordu...
BU kardeşlerimizin genel iddiası budur.
Zaten bu iddiayı da desteklemek için bilimsel kılıflar da hazırlanıyor. Mesela eğitim ve öğretim iç içedir deniliyor, ve bu iç içelik okul kavranımdan kasıtlı olarak kopartılıyor.
Oysa İngilizce sözlükte eğitime de öğretime ve üstelik öğrenime de; aynı 3 kelime ile açıklama getiriliyor;
Training (antreman), education (eğitilme-eğitme, yatkın hale getirilme) schooling (okullanma)...
Mesela learning (öğrenme) kelimesi ancak makine öğrenimi kısmında yer alıyor, ama dil öğrenimi study (student-öğrenci) kelimesiyle ifade ediliyor.
Dikkat ederseniz YÜKSEK ÖĞRENİME DE EDUCATION deniyor ve USAuniversity.edu ile bitiyor internet adresleri.
Yani onlar eğitim kelimesi içinde büyük bir oranla okullanma ve öğrenci olma kavramlarını barındırıyorlar. Onlar okul düşmanı değil. Çünkü onların okulları adam gibi okul ve onlar diplomaya sertifikaya çok önem veriyorlar...
Ama onlar sertifika ve diplomanın da kölesi değiller.
Ben Almanya'da Braunschweig kentinde Kunsthochschule'de (sanat yüksek okulunda) misafir öğrenci iken orada Necla Gür adında bir Türk kızı öğretim görevlisi idi. Bu hanımın tahsili Türkiyedeki 5 yıllık ilk okul idi ve orada bir yüksek okula hoca olabilmişti.
Çünkü iyi resim yapıyordu... Almanca sınavını vermiş, genel yetenek sınavını vermiş, 6 aylık hocalık eğitimini de tamamlayarak hoca olabilmişti...
Klasik resmi biliyor, deseni ve çizgisi mükemmeldi.
Kısaca diploma önemli değil, yetenek önemlidir diyenler şimdi işte bizim dediğimiz de bu diye atlayacaklar bu örneğe ama onların kaç tanesinin deseni ve resmi mükemmel, hangisinin elinden photoshopu alırsanız ışık ve gölgeyi becerebilir? Hangisi kurşun kalemle logo çiziktirebilir?
Yetenek diye bas bas bağıranların elinden komputeri alın bakalım neyi tasarlıyor?
Arkadaşlar, tereciye tere satmayı çok iyi biliyoruz...
Benim özellikle dolmuş soförü ağzıyla ve özellikle bir kişiye hitaben yazdığım bir mektuptan sadece 4 cümleyi alarak bu konuyu bu hale sokan kardeşlerimize tek bir sözüm var;
Ben o mektubumda grafiker ışık-gölge, resim kuralları, renk bilgisi, doku (texture) mimari yapı (structure) yazı ve harf mimarisi, yazıyla resim yapma, reklamcılık bilgisi, desen, illüstrasyon ... vs. dersleri görür... bunlar bilinmeden grafiker olunmaz dedim. O kişi de olunur dedi. (ki muhtemelen bir çok mektepsiz grafiker de olunur diyordur, zaten bu yüzden tartışma bitmiyor).. Üstelik CEHALET iyidir dedi ve Avustralyanın ilkel yerlilerini örnek verdi...
Onlar fotoğraf çeker dedi...
Cehalet iyidir dedi, cehalet yaratıcıdır dedi...
Şimdi soruyorum;
BANA KARŞI ÇIKILDIĞI KADAR BU KARDEŞİMİZE KARŞI ÇIKILDI MI?
Benim özellikle o kişiye hiciv olsun diye yazdığım 4 satırıma hangi minibüsün arkasından aldınız bu yazıyı dediler de, OBERJİNLERİ savunan bu kardeşimize ne dediler?
Sadece AMBROSIA kardeşimiz itiraz etti...
Benimle polemiğe giren kardeşlerimiz yanlış hatırlamıyorsam, benimle tartıştıkları kadar cehaleti ve eğitimsizliği savunanlarla tartışmadı.
İkide bir adından bahsetmek zorunda kaldığım Nüket HOtalı kardeşimiz bu sitede çeşitli vesilelerle TAM 2sayfa UZUNLUĞUNDA GRAFİK EĞİTİMİNDE ÖĞRETİLEN DERSLERİN LİSTESİNİ YAYINLADI... O DERSLERİ ALMAYAN KİŞİ SANAT EĞİTİMİNİ ALMIŞ OLUR MU? SADECE HAYATTAN ALINAN TECRÜBE ve DERSLERLE mi MESLEK SAHİBİ OLUNUR? GRAFİKERLİĞİ BU KADAR HAFİFE ALMA hakkını KİM VERDİ?
Bir kaç arkadaşımız söyleyip duruyor, diplomasız grafikerler bu dersleri ve eğitimleri almamışlarsa bu meslekte eksik kalırlar diyorlar...
Daha cesur ve iddialı olanları ise diploması olmayan grafiker çalışmasın diyor.
Ayıptır, gücünüz bana mı yetiyor?
ARKADAŞLAR, önceki yazımda dedim ki, bu yazı iyi okunursa SAHTEKARLIK KONUSU biraz olsun aydınlanır.
Şİmdi TEKRAR EDİYORUM; bana diplomasız grafikerler için sahtekar kelimesini söylettirmeye çalışmayın.
O kadar okumuş, emek vermiş, dirsek çürütmüş kişilerin diplomalarına saygılı olun.
Biz saygılıyız deyip, bunu sadece yasak savmış olmak için söyleyip sonra her fırsatta diplomanın gereksiz olduğunu, önemli olanın yetenek olduğunu, sanatın ve yeteneğin öğretilemeyeceğini , intenet çağında herşeyin internetten öğrenileceği, asıl okulun hayat olduğunu falan mırıldanıp durmayın.
Bu mesleğin ayaklar altına alınmasına razı olmayın.Bunun aracı haline gelmeyin, gelenleri uyarın.
Çözüm gösterin... Grafikerler birlik olsun mu olmasın mı, bunu söyleyin.
Eğer diplomalıları sevmiyorlarsa,(ki 500 diplomalı varsa 10.000 diplomasız var); diplomalılarla birlikte bir dayanışma içine girmiyorlarsa, DİPLOMASIZ GRAFİKERLER DAYANIŞMA HAREKETİNİ kursunlar... Görelim... Sayıca çok üstünler...
BU konuda diplomasız grafiker kardeşlerim ne düşünür?
BU forumda konu başlığımız grafik sanatının sorunları ve avantajları...
Buyrun GRAFİK SANATININ SORUNLARINI ve AVANTAJLARINI tartışın.
Mesela deyin ki, bıktık bu diplomalıların bizim ekmeğimizle oynamasından. Diploması var diye onları işe alıyorlar biz işsiz kalıyoruz deyin.
Mesela deyin ki, diplomalılar cahil ve kültürsüz, grafik sanatını katlediyorlar deyin.
Çok ucuza çalışıyorlar, bizim de maaşımızı düşürüyorlar deyin.
Burunları çok havada, bi şi bilmiyorlar, boşuna kasılıyorlar deyin.
Ne bileyim... ? Bir şeyler deyin...
Diplomasız grafikerlerin GRAFİK SANATI ÜZERİNE ;
"ayinesi iştir kişinin, lafa bakılmaz"
"konuşma, işini yap"
"müşteri beğeniyorsa sen tasarımcısın"
"tasarım yapan herkes tasarımcıdır"
"sen kendini ne görüyorsan sen o'sun"
"Cehalet iyidir, özgürlüktür"
"Yetenek öğretilmez, okulu yoktur, o halde grafik sanatının okulu yoktur"
"diplomalılar gerçek de, diplomasızlar sahte mi?"
"doktor hata yaparsa hasta ölür, ama grafiker hata yaparsa kimse ölmez, bu yüzden diploma gerekmez."
"Grafikerlik hiç bir mesleğe benzemez (önüne gelen girebilir)"
"500 milyon ver iki ay kurs al, sonra işe girer kurs paranı ilk maaşınla geri alırsın"
" yılan uzundur, baston da uzundur, o halde yılan bastondur veya baston yılandır, o halde diplomasızlar sahtekardır"
"diplomasız doktor sahte doktordur, diplomasız mühendis sahte mühendistir ama diplomasız terzi amatör terzidir."
"Grafikerlerin diplomalı-diplomasız ya da gerçek-sahte şeklinde değil,
profesyonel-acemi, usta-çırak, kalifiye-amatör diye ayrılması gerekir, (bu ayrımı kim yapacak?)"
"haketmeyen grafik işçisi bile olamaz (buna kim karar verecek?)"
gibi laflardan başka söyleyecek düşünceleri yok mu?
(Benim 4 satıra minibüs yazısı diyen kardeşim; bu lafların çoğu minibüs arkasına yazılır mı yazılmaz mı?)
Diploması olmayan kardeşler! Sizin grafik sanatı ile ilgili sorunlarınız yok mu gerçekten?
Sorunları? Avantajları? diyoruz ya, konu başlığında...
Sorunlarınız yoksa; AVANTAJINIZ MI VAR?
Saygılarımla.
Son düzenleme: