1988 yılında, üniversitenin Gzt. Halkla İlişkiler Bölümü'nü bitirdikten sonra, dünyaca ünlü bir reklam ajansının Halkla İlişkiler Bölümü'nde çalışmak üzere işe girdim. O bölümde kadro açılana kadar da ajansın mutfağında takılmamı uygun gördü yöneticiler. Mutfak dediğim grafik atölyesi
3 metin yazarı, 3 kreatif direktör, 6 art direktör, 12 grafiker, bir atölye şefi... Bir macintosh plus (o zamanlar Türkiye'de sayılı ajansta Mac. var) almışlar ama henüz kullanan yok, öğrenirsin diyerek oturttular başına. 3. gün havai fişek görünümündeki ekran koruması devreye girince bilgisayarda bomba patlıyor, sistem çöktü diye servis çağırmıştım :lol:
İlk tanıştığımız günden beri vazgeçemediğim aşkım Macintosh, ilk çalıştığım ajans Ogilvy de okulum oldu. Çok değerli tasarımcılar bana mesleğin inceliklerini öğrettiler, odalar dolusu grafik kitabını inceledim, orada gördüklerimi uygulayarak egzersiz yaptım.
Geçmişe baktığımda, iyi ki grafik bölümüne alındım diye düşünüyorum. Bu olay sayesinde sevdiğim işi yapıyorum, yaptığım işi seviyorum.