Neden grafiker oldunuz?

Pixar Animation Studios'a yola çıkacağımda ondan.

herşey orta okuldayken suplx oynamak için bilgisayarı öğrenmemle başladı aslında

havasında olduğunda güzel şeyler üreten bir zekaya sahibim, istediğimde çok güzel şeyler çıkarıyorum, keyfsiz olduğumda ise üretemiyorum.

neden grafiker oldum ?
bu sorunun en net ve tek cevabı; seviyorum bu işi, zevk veriyor bana.
iş derken, zevkle yaptığım bir sanattın karşılığını almak.

ben aslında gen mühendisi olmak istiyordum amacım gizli projelerimi gerçekleştirmekti (örneğin iki canlının genleriyle oynayıp mutasyona uğratmaktı) ama çevremden gelep "delimisin, şizofrenmisin" gibi tepkiler özgüvenimi yitirmeme sebep oldu. :/ortaokulu da takdir belgesiyle bitirince babam bilgisayar aldı bana. birgün vesikalık fotoğraf çektirmeye gittim. adam fotoğrafımdaki ilk sivilcemi yok etti ilham gelmişti kafamın üstünde yanan ampul parıl parıldı
eve gittim açtım bilgisayarı. biliyordum işe yaramadığını düşündüğüm bir programdı o
fotoğrafları açtım herkesin sivilcelerini sildim. benlerden kurtardım. makyaj yaptım. ve manipulasyonn...
ve baktım ki gen mühendisi olmadan da yapılabiliyormuş bu
program hayatımı değiştirdi. ordan oraya derken liseyi pek anlamadığım bilgisayar programcılığını okudum. staja girdiğim yayınevinde grafiker olarak yetiştim. geleceğe yönelik hedefim ise illüstratör olmak
böyle işte

ben aslında

özel harekatçı olmak istiyordum ama annemin rahatsızlığından dolayı gidemediğim için ve 12 yaşında tabelacılığa başladığım için ve birazda öğrenme merakımdan dolayı bir bilgisayar alıp tabelacılığa öyle devam ettim ve ps-cdr programları bilgisayar tamiri ve formatlama bilgisayar toplama işinide öğrenip grafikerlik yapıyorum yani hem tabelacı hem grafiker hem bilgisayar tamircisi hem müşteri danışmanı hem müdür her işi yaparım yakın zamandaki hedeflerim 3D studio max ve maya ve autocad öğrenmek yüce yaradan ömür nasip ederse tabii :angel:

hayatta en çok grafiker olmak isterddim ama hayat işte,grafikerlik hariç her işi yaptım,başlığa uygun değil belki ama olsun..

aklıma bile gelmedi grafiker olmak, tek amacım öğrenmek ve eğlenmek zaten bi işten zevk almıyorsanız bunların hiç bir önemi yok ki

şuursuz bir anıma denk geldişaka bir yana öyle yada böyle hayatta varlığımızı sürdürmek için olduğumuz kesin.nasıl başladığımız değil,bu meslekte nasıl olduğumuz önemli!işi sadece parasal olarak değerlendirmekten ziyade tülinkanka nında dediği gibi zevkle de yapmak önemli.

Çocukluğumdan beri en büyük hayalim Stilist olmaktı. Herkesin hazır alıp giydirdiği kağıt bebekleri daha 5 yaşımda kendim kopya edip çizer kendim kıyafetlerini kağıtlardan yapıp giydirirmişim.

Gel zaman git zaman stilistlik eğitimini alsamda herşeyin göründüğü kadar kolay ve basit olmadığını bu iş için ciddi bir sermaye ve sağlam da bir çevre gerektirdiğini öğrendim. İstanbulda bir kaç deneyim yaşarken tasarımlarımın çalınmasına daha fazla göz yumamayıp ayrıldım ve ailemin yanına geri döndüm.

ilk olarak 1996 yılında bir tabelacıda harf kesim yaparak işe başladım, daha sonra bu iş bana çok keyifli geldi ve bununda bir tasarım olduğunu gördükçe sevmeye başladım. Hata şimdilerde Stilistlik hayalimin önüne geçmiş olmalı ki çok iyi giden Grafiker iş hayatımda da duraksamlar oldu.

Herzaman derim bir şeyi çok istemeyin. ama ben yinede mesleğimi yani Grafik tasarımı ve özellikle vektörel çizim yapmayı çok ama çok seviyorum

Daha grafiker değilm ama .. ilerde ewtt .. neden grafikerlik die soruosan hmm yha aslında çizim yapmak sanatla uğraşmaq tam bna göre .. bu yüzden bu bölümdeim ..!

neyse herkese bu konuda başarılar.. (başarı hakedenindir) iyi şanslar..!

bilgisayar merakım yüzünden oldu
yoksa matbaa ustası olacaktım

Herkese selamlar,

görünüşe göre büyük bir çoğunluk istediği mesleğin haricinde grafikerliğe başlamış gibi görünüyor. Bende nasıl grafiker oldum onu anlatayım (daha doğrusu olacağız inşallah biraz fazla mütevaziyimdir).

Daha ilk okula başlamamıştım tahminimce 5 yada 6 yaşındaydım okuma yazmayı öğrendim ve babam bana resim defterinde bir çocuk parkındaki kaydırağı çizdi ama en çok dikkatimi çeken oradaki perspektifi vermesiydi her ne kadar babam perspektif nedir 2 boyutta derinlik nasıl verilir gibi kavramları bilmesede kendince bana bu şekilde yaparsan daha gerçekçi olur gibi laflar etmişti.

Tabi bu beni grafikerliğe iten şey değildi hiçde merakım olmadı resim veya çizim üzerine ama 1987-1988 yıllarında gazetelerin verdiği mukavva kartondan ev yapımı benim ilgimi çok çekti hatta 1990 lı yıllara kadar o mukavva kartondan yapılan evlerimi sakladım müteahhit felanmı olacaktım yoksa!

Bir adet kalem pil ve bir el feneri ampulü beni tamamen elektroniğe itti hatta o kadar kaptırdımki kendimi nerdeyse 10 yaşında tv tamiri yapacaktım neyseki liseye kayıt olacağım dönemde meslek lisesindeki kontenjan açıklarındanda yararlanamayınca maalesef düz liseyi bile bitiremeden iş hayatına atıldım ve ne tesadüfki pc ile tanışdığımda bile grafikerlikle ilgisi olmayan bir işte çalışıyordum.

Ne zamanki 1997 yılında tabela sektörüne giriş yaptım işte bu güne kadar o ortamlardan ayrılamadım yeri geldi grafiker oldum yeri geldi cnc operatörü oldum ama ne olursa olsun halen grafikerim ve grafiker olacağım grafiker olanlarada destek oluyorum ve olacağımda. Yaşasın Grafikerler.Net (tutmayın beni hayatımı çizicem roman olacak)


İşte bir ömür böyle geldi geçti diyeceğimiz bir gün olacak elbet ama yaptıklarımız mutlaka bizden sonrakilere kalacak. Bari diğer tarafa gitmeden işe yarar şeyler yapalımda insanlığa faydamız olsun

1997 yılında bir yerel gazetenin eleman alınacak ilanıyla başladı herşey. Yalanı dolanı bol amcaoğlum sayesinde gazeteye gittik. İsmi lazım değil gazetenin patronu olacak kişi yerel de olsa bir mafyaydı ve bize sayfa dizgisinden anlyıp anlamadığımızı sordu. Sağolsun amcaoğlum atlayıp "Biz bu işin ustasıyız" demesiyle dünyamın yıkılması bir oldu. Ve patron ertesi gün işe başlayabileceğimizi söyledi. O gün ya bir çıkış yol bulacak ya kendimize yeni bir memleket ve hayatlar arayacaktık. Çünkü dalga geçtiğimizi sanan adam ciddi şiddet yanlısı bir adamdı. Bunu daha sonraları yanında çalışırken defalarca kez gördüm.
O gün eve giderken aklımda sadece yarın vardı. Göz ucuyla bilgisayardan gördüğüm quark xpress programının bilmem kaçıncı sürümünün demosunu 56K'lık bağlantımızla bilgisayarımıza indirip kurduk ve ibini dibini kurcalamaya başladık. Ertesi gün birşeyler bilmediğimizi diğer bilgisayar başındaki arkadaşlar çaktırmayınca o gün sıkıntıdan kurtulduk ama acilen öğrenmek gerektiğinin de farkındaydık. Korku ve stres altında insan nekadar çabuk öğrenebiliyormuş ilk kez orada anladım.
Ve aradan geçen 11 yılda çok çaba harcadım. Ne kötüdür ki çalıştığım yerlerde bana birşeyler öğretecek, yaptığıma artı birşeyler katacak kimse olmadı. Dolayısı ile hep kendi kendime keşfetmek zorunda kaldım. Geç de olsa yaptığım askerlik görevimin ardından güzel bir tasarım ofisinde işe başladım. Sonunda bildiklerimin üstüne birşeyler katacak arkadaşlarla çalışacaktım ki yine yanıldım. Yine aynı düzeydeyiz herkesle.

Beni bu mesleğe iten zor şartlar oldu belkide. Biraz da inatçı ve hırslı olmam. arty:

slm bi reklam ajansında serigraf ustalığı yapıyorumdum yaşım küçüktü ve ordaki grafikerleri görünce elleri temiz koltukları rahat ellerinde çayları koku derdi yok boya derdi yok v.s. ben neden olmim dedim ve bende bu mesleğe tam 11 yılımı verdim şuanda ben severek yapıyorum

mgrafik' Alıntı:

Yaşım 34 yaklaşık olarak 9 senedir bu meslekteyim ama hala grafiker olamadım öylesine üstadlar varki onlar varken ben grafikerim demekten haya ediyorum ama bu forumda oluruz inşallah herkese başarılar.....

Genişletmek için tıkla ...

hocam gerçekten güzel cevap vermişsiniz konuya.
onlar varken demek her şeyi anlatıyor.

valla benimki tamamen tesadüfen oldu ev arkadaşım grafik tasarım okuyordu ordan serpti işte

Benimde çoğunluk gibi bu işe girmem tamamen tesadüf. Öncesinde bu meslekten haberdar bile değildim desem yeridir. Bir matbaada çalışan akrabam sayesinde bende bir anda matbaada buldum kendimi. Orada fazla birşey öğrendim diyemem çünkü grafiker bayan maalesef bana hiçbir şey öğretmedi allahtan yanına oturup izlememe izin verdi de bişeyler kaptım. O kadar çok sevdim ki işi bişeyler öğrenebilmek kendimi yetiştirebilmek için matbaalarda ve repredüksiyon firmalarında geçirdim çoğu zamanımı. Şu an bi reklam şirketim var ve tasarımlarımın tamamını nerdeyse kendim yapıyorum ama yine grafikerim diyemiyorum. O kadar yetenekli insanlar var ki onların yanında hala kendimi çömez gibi görüyorum.

Hayat şartları beni grafiker yaptı 7 Yıldan beri bu sektörün içindeyim.Arkadaşıma yardım amaçlı gittiim firmaya ( folyo kesim ayıklama) yaşım 17 iş teklifi geldi.Gel sende burda çalış diye.Sonra corel corel lafları duymaya başladım nedir bu corel diye Sonra bir bakmışım ki tasarım dijital baskı vs vs vs.

ekmek parası.

Renkleri hayalgücümle kontrol etmek için

peri' Alıntı:

mutlu oluyorum ben hergün farklı şeyler çıkarıyorsunuz ortaya vede o iş basılınca rahatlıyorsunuz.

Genişletmek için tıkla ...

bende aynen bunları yazıcaktım