Öncelikle Sevgi nedir?
Alışkanlık mı? Tutku mu? Yada tanımlanamayan mı? Sevgi, aşk işin içine girdiği zaman ortaya çıkan kıskançlık, kısıtlamalar ve devamında çoğu insanda hastalık derecesine giden durumlar.Aslında kıskançlık sadece '' Bencilliktir ''.Sevdiğinin sadece kendinde olma isteği ağır bastığından dolayı bu durum ortaya çıkıyor.Herşey kıskanılabilir,size ait olmasını istediğiniz her ne varsa.Çoğu insanın doğasında var bu.Belki kıskanmayı istemez bile ama engel olamaz duygularına.Kıskanç bir yapıya sahip olan biri olarak;sevdiğim, değer verdiğim her ne olursa olsun, bazen istemeden, bazen kıskanmanın tadını çıkararaktan sevdiğim insanı seve seve kıskanıyorum.
Bazen bu durumdan hoşnut olunmayabiliyor.Ya da tam aksi karşınızdakinin hoşuna gidiyor.İnsanlara göre değişen bir durum bu. Ama söz konusu kısıtlamaya geldi mi? orda bir dur!!! demek lazım.Kısıtlama işin içine girdiği zaman,kıskançlıktan çok farklı şeylere kayıyor konu.Bu ilişkiyi çıkılmaz hale sokuyor.Her iki taraf içinde zor,sıkıcı ve zevksiz bir hal alıyor.Kısıtlamalar aslında güvensizlikten değilde, sadece insanın yapısından dolayı, sahiplenme duygusunun kabarıklığı kısıtlamayı beraberinde getiriyor.Kısıtlamalar olmadan inanın ilişki daha güzel bir durumda ilerleyecektir.Kıskançlık durumunu çok yaşayanlardan biriyim.Göreceli bir kavram olduğundan, mesela; çok sevdiğim arkadaşımı, annemin sevgisini, kardeşimi, yada sevdiğim aşık olduğum birini vs.vs...gibi durumlarda başkasıyla paylaştığım zaman ( bu benim kadar seveni olmasın anlamında ) kıskançlık duygularımın kabardığını, ama bunun daha dayanılmaz bir hal almaması için sadece anlamak gerektiğini biliyorum.Çünkü sevdiğiniz değer verdiğiniz her ne ise sizin kadar onu seven birileri mutlaka vardır.Ve burda yapmamız gereken tek şey sadece sevgimizi vermek, sevildiğinin farkına varılmasını sağlamak.Kıskançlık olacaktır ama kısıtlamaya hiç gerek kalmayacak.Çünkü sevdiğiniz, kıskandığınız her ne ise, sadece sizin değildir.