moonlight34
⭐Deneyimli Tasarımcı⭐
- Katılım
- 21 Kas 2007
- Mesajlar
- 147
- Tepkime puanı
- 11
- Yaş
- 56
Marka Olmak Ister misiniz?
MARKA OLMAK İSTER MİSİNİZ?
"Hayal edilen, bir taç sahibi olmak değil, kral olmaktır"
GIANLUIGI LONGINOTTI BUITONI
Müşterileriniz başkalarıyla mukayese edilemeyecek, yerini kimsenin dolduramayacağı bir çizgiyi yakaladığınıza inanırsa ve rakipleriniz sizi taklit edememeye başladığında, her koşulda bir tekel oluşturursunuz.
Ancak, böyle bir duruma ulaşmayı nasıl başarabilirsiniz?
Bir reklamcıdan henüz boşanmış bir hanım yatağa girmeden önce partnerine 'nazik olmasını, çünkü hala bakire olduğunu' söyler. Adam inanamayarak 'Fakat siz evliydiniz' der. Kadın 'Evet' diye cevaplar. 'Fakat sorun şu ki, kocam her gece yanıma yatar ve sevişmemizin ne kadar harika geçeceğini öyle bir anlatmaya başlardı ki, işe koyulana kadar ikimiz de yorulup uyuyakalmış olurduk.' Kevin Roberts - Saatchi & Saatchi CEO'su
Tüketiciler, markaya nasıl 'aşık' olurlar?
Yapısal olarak insanların diğer insanlara aşık olma yöntemi burada da geçerlidir. İnsan olarak fizyolojik ve hissi temel ihtiyaçlarımızın nelerle giderilebileceğine dair inançlarımız vardır. Bizim için neler iyi olacak, bizi ne mutlu kılacaktır? Birçok olayda ya bunların varlığından haberdar değilizdir veya sadece birazını bilebiliriz. Sıklıkla bunlar kelimelere dökülüp anlatılamazlar ama zihnimizde gezinen hayaller, hayallerimizin bize sağladığı tecrübeler ve senaryolar olarak bir yerlerde bir şekilde mevcutturlar. Bu inanışlar çevremizde bulunan insanların yaşam hikayeleri, televizyon ve sinema programları ve diğer medya yayınlarıyla şekillenirler. Ancak biz genellikle kendi yaşamlarımızda daha önceden elde ettiğimiz tecrübelere dayanırız. Bunların bazıları uzun yıllar boyunca değişmeden sürerler, bazıları eğilimlerimiz ve günün modalarıyla değişiklikler gösterirler. Bu inançlar soyut kavramlardır ve onları ulaşmayı düşlediğimiz 'hedefler' veya peşinde olduğumuz 'faydalar' olarak vasıflandırırız. Eğer başarılı olursam herkes beni takdir edecektir gibi. Bu inançlar eğilimlerimizi aşık olma yönünde şekillendirir. Sonradan daha somut ve spesifik olan diğer inançlarımız soyut inançlarımızın bazı markalar veya ürünlerde odaklanmalarına sebep olacaktır. Bazı spesifik inançlarımız hayallerimizde doğacak ve çağrıştırılan arzular 'marka için sevgi' olarak ortaya çıkacaktır. Fakat bu tip spesifik inançlar nasıl şekillendirilirler? Bir marka bizim için kendisinin iyi olacağına dair soyut inancımızın bir yansıması olarak ortaya çıkmayı başarırsa olay kesinlikle o markadan sağlayacağımız maksimum fayda ile sonuçlanacaktır. Marka bu yüzden bir fırsat olarak fark edilir ve zihnimizde var olan faydayı elde etme yolunda kullanılır. Biri tarafından baştan çıkarıldığımızda veya ona aşık olduğumuzda olan da budur.
Marka yaratma hüneri, sattığımız her ne ise birinci hedeftir ve bu hedefi "tüketicinin ön fikirlerine doğrudan cevap verebilmek ve sonra da aynı işi etkili bir şekilde sürdürüp, bunu onun bize dair güveni yapmak" takip eder. İlk etapta sunulanlar belki tüketicinin o an arzu ettiği veya beklediği şeyler değildir, ancak sonuçta gerekli saygınlık kazanıldıktan sonra talep edilmeye başlanacakları da kapsamaktadır. İşte burada büyük pazarlama fırsatları yatar. Problem şudur ki tüketiciler ön eğilimleri hakkında fazlaca bir şey bilememektedirler. Bu sebeple gelecekte onları tahrik edecek şeyler hakkında çok fikirleri olmadığı için tüketici araştırmalarında bu tür sorulara doyurucu yanıtlar veremezler. Bir marka geliştirme yöntemi işin içyüzünü kavrama ile başlar. Bir şeyin iç yüzünü kavrama ise bilinçaltındaki mevcut ve yerleşik prensipleri meydana çıkarmak ve bunları yorumlayarak tüketicinin ön eğilimlerinin yapısını kavramaktır.
Sevgiler,
Kaynak : Mehmet Ali Ceceli (Branding / Dr.Dan Herman)
MARKA OLMAK İSTER MİSİNİZ?
"Hayal edilen, bir taç sahibi olmak değil, kral olmaktır"
GIANLUIGI LONGINOTTI BUITONI
Müşterileriniz başkalarıyla mukayese edilemeyecek, yerini kimsenin dolduramayacağı bir çizgiyi yakaladığınıza inanırsa ve rakipleriniz sizi taklit edememeye başladığında, her koşulda bir tekel oluşturursunuz.
Ancak, böyle bir duruma ulaşmayı nasıl başarabilirsiniz?
Bir reklamcıdan henüz boşanmış bir hanım yatağa girmeden önce partnerine 'nazik olmasını, çünkü hala bakire olduğunu' söyler. Adam inanamayarak 'Fakat siz evliydiniz' der. Kadın 'Evet' diye cevaplar. 'Fakat sorun şu ki, kocam her gece yanıma yatar ve sevişmemizin ne kadar harika geçeceğini öyle bir anlatmaya başlardı ki, işe koyulana kadar ikimiz de yorulup uyuyakalmış olurduk.' Kevin Roberts - Saatchi & Saatchi CEO'su
Tüketiciler, markaya nasıl 'aşık' olurlar?
Yapısal olarak insanların diğer insanlara aşık olma yöntemi burada da geçerlidir. İnsan olarak fizyolojik ve hissi temel ihtiyaçlarımızın nelerle giderilebileceğine dair inançlarımız vardır. Bizim için neler iyi olacak, bizi ne mutlu kılacaktır? Birçok olayda ya bunların varlığından haberdar değilizdir veya sadece birazını bilebiliriz. Sıklıkla bunlar kelimelere dökülüp anlatılamazlar ama zihnimizde gezinen hayaller, hayallerimizin bize sağladığı tecrübeler ve senaryolar olarak bir yerlerde bir şekilde mevcutturlar. Bu inanışlar çevremizde bulunan insanların yaşam hikayeleri, televizyon ve sinema programları ve diğer medya yayınlarıyla şekillenirler. Ancak biz genellikle kendi yaşamlarımızda daha önceden elde ettiğimiz tecrübelere dayanırız. Bunların bazıları uzun yıllar boyunca değişmeden sürerler, bazıları eğilimlerimiz ve günün modalarıyla değişiklikler gösterirler. Bu inançlar soyut kavramlardır ve onları ulaşmayı düşlediğimiz 'hedefler' veya peşinde olduğumuz 'faydalar' olarak vasıflandırırız. Eğer başarılı olursam herkes beni takdir edecektir gibi. Bu inançlar eğilimlerimizi aşık olma yönünde şekillendirir. Sonradan daha somut ve spesifik olan diğer inançlarımız soyut inançlarımızın bazı markalar veya ürünlerde odaklanmalarına sebep olacaktır. Bazı spesifik inançlarımız hayallerimizde doğacak ve çağrıştırılan arzular 'marka için sevgi' olarak ortaya çıkacaktır. Fakat bu tip spesifik inançlar nasıl şekillendirilirler? Bir marka bizim için kendisinin iyi olacağına dair soyut inancımızın bir yansıması olarak ortaya çıkmayı başarırsa olay kesinlikle o markadan sağlayacağımız maksimum fayda ile sonuçlanacaktır. Marka bu yüzden bir fırsat olarak fark edilir ve zihnimizde var olan faydayı elde etme yolunda kullanılır. Biri tarafından baştan çıkarıldığımızda veya ona aşık olduğumuzda olan da budur.
Marka yaratma hüneri, sattığımız her ne ise birinci hedeftir ve bu hedefi "tüketicinin ön fikirlerine doğrudan cevap verebilmek ve sonra da aynı işi etkili bir şekilde sürdürüp, bunu onun bize dair güveni yapmak" takip eder. İlk etapta sunulanlar belki tüketicinin o an arzu ettiği veya beklediği şeyler değildir, ancak sonuçta gerekli saygınlık kazanıldıktan sonra talep edilmeye başlanacakları da kapsamaktadır. İşte burada büyük pazarlama fırsatları yatar. Problem şudur ki tüketiciler ön eğilimleri hakkında fazlaca bir şey bilememektedirler. Bu sebeple gelecekte onları tahrik edecek şeyler hakkında çok fikirleri olmadığı için tüketici araştırmalarında bu tür sorulara doyurucu yanıtlar veremezler. Bir marka geliştirme yöntemi işin içyüzünü kavrama ile başlar. Bir şeyin iç yüzünü kavrama ise bilinçaltındaki mevcut ve yerleşik prensipleri meydana çıkarmak ve bunları yorumlayarak tüketicinin ön eğilimlerinin yapısını kavramaktır.
Sevgiler,
Kaynak : Mehmet Ali Ceceli (Branding / Dr.Dan Herman)