Mesleğime Saygımı Yitirmek Üzereyim :(

taşradan büyük şehirlere göç edildi, bir süre sonra taşralılar da sermayeye ortak oldu. bugün başınızı ağrıtan ve sizi zor durumda bırakan bu insanların birer işletme sahibi olarak yeterli olgunluğa ve eğitime sahip olmamalarındandır. yani klasik bir geçiş süreci yaşıyoruz ve bu öyle kısa sürecek gibi de değil. burada kimseyi küçümsemek ve ahkam kesmek istemiyorum. bence kalitenizi bozmayın, prensiplerinizi bozmayın ve dayanabildiğiniz kadar dayanmaya çalışın. gün gelecek onlar da kaliteli bir işin nasıl olması gerektiğini, ne kadar değerli olduğunu, nasıl fark yarattığını anlayacaklardır.

womd' Alıntı:

taşradan büyük şehirlere göç edildi, bir süre sonra taşralılar da sermayeye ortak oldu. bugün başınızı ağrıtan ve sizi zor durumda bırakan bu insanların birer işletme sahibi olarak yeterli olgunluğa ve eğitime sahip olmamalarındandır. yani klasik bir geçiş süreci yaşıyoruz ve bu öyle kısa sürecek gibi de değil. burada kimseyi küçümsemek ve ahkam kesmek istemiyorum. bence kalitenizi bozmayın, prensiplerinizi bozmayın ve dayanabildiğiniz kadar dayanmaya çalışın. gün gelecek onlar da kaliteli bir işin nasıl olması gerektiğini, ne kadar değerli olduğunu, nasıl fark yarattığını anlayacaklardır.

Genişletmek için tıkla ...

taşralıları böyle bir genelleme içine sokmak çok yanlış... detaya girmeye gerek görmüyorum. kalitesiz iş yapıp insanları madur eden ve piyasanın içine edenleri böyle bir gruba aitmiş gibi göstermek yanlış. benim sektörde gördüğüm bütün aç insanlar, taşralı değil şehirli.

bu olayın burjuvazi ile vs ile hiçbir ilgisi yok. eğitimle ilgisi var. çok iyi eğitimli taşralıların yanında, çok kötü eğitimli şehirliler de var.

bu genellemenizi düzeltmenizi umuyorum. taşralı ya da şehirli diye ayırmadan, "eğitimsiz" denilebilir örneğin.

çok haklısın nazmiye kardeşim grafikerlikte matbaacılıkta ayaga düştü adam güvenlik görevlisi veya bir lokantada çalışıyo matbaa işleri yapıyo grafikerlik yapıyo durum hiç de iç açıcı deil allah sabır versin

kıymetli kardeşim, ızdırabını çok iyi anlıyorum. ama sana ve diğer arkadaşlara katılamıyorum. evet ortak noktalar var fakat bu durumu oluşturan patronlarmı, yoksa grafiker!!! olup piyasaya çıkan arkadaşlarımızdamı? bunu söylememin nedeni, ben bu sektörde, aralıksız 20 yıl çalıştım. Çok çeşitli firmalarda görev yaptım. sonuçmu 0. neden bu bahsettiğiniz şeylerden tabiki fakaaat bir ülkede grafiker enflasyonu yaşanır ve aynı zamanda piyasada kazanılan pastanın ebadı küçülürse ne olur??? cevabını elbetteki biliyorsunuz. ben bunca yıldan sonra 20 yıllık mesleğimi hobi, asıl işimi ise dış ticarete yönlendirdim. ilginç ama gerçek.

saygı ile,

Ne yani ne bekliyorsunuz, hep çalışan birazda kendinizde kabahat arayın bilgiyi paylaşıyorsun ee siz yarattınız burada paylaştığınız vektörlerle florallarla 2.5 TL logo yapanları. Siz yarattınız abi web de yaparım istersen yanına kartvizitte yaparım zihniyeti. Şimdi gelmiş yok bunaldım yok bu para yok şu para. İş sahibi herhalde karı düşünecek, makineye servetini bağlamış isdihtam yaratmaya çalışıyor napsın herhalde ssk dan kısacak maaşlardan kısacak ordan kısacak burdan kısacak ben izmir çukurunda rahat çalışan grafiker görmedim görmem de? Rahat çalışmak istiyorsan go to istanbul gerçi oranında tadı ypk ama neyse...

Biz bu kafayla az bile, bu kadar vektör bu kadar crack alsana 2,5TL logo yapan grafiker, iş verende kar edebilmek için mecburen buna yöneliyor.

Nazmiye Hanım, duygularınızı iyi anladığımı belirteyim öncellikle, ve fazla kafa yormamanız daha makbul diyebilirim.

Ben alaylı bir reklamcıyım. Yani doğduğumdan beri bu işin içerisindeyim diyebilirim. Ekstra bir eğitim almadım bilgisayar kullanmak, program yetisi, imla, zevk. Bunları ister istemez öğrenerek yetişmiş bir kişiyim.

Ve yaptığım iş beni mutlu kılıyor. Çünkü insanlara hayallerimi satıyorum ben. Zevkimi satıyorum. Ha her zaman istediğim olmuyor ama...

Dikkatimi çeken şey ne biliyormusunuz insanlar bu mesleği para kazanma alternatif yollarından bir tanesi olarak görerek çalışınca, işin değeri kayboluyor. Reklam bir sanattır. Bir zevktir.Zevki yoksa bir insanın bu cemiyette işi ne.

Ama bakıyorsunuz ki sırf bu sektöre boş insanları yönlendirip kafalarını karıştıran kişilerle dolu etrafımız. Bilgeadam gibi kuruluşlara karşı olduğumu belirtmeliyim. İş ayağa düştü diyebilirimde.

İnsanları şartlandırma olayı birazcık bu. tabi benim bakış açım bu. Eğitim her anlamda gereklidir. Yalnız bu sektörde bu kadar çok açık varmı acaba?

Kendi iş yerimde kendi kurallarımla çalışıyorum ben, müşterilerle tartışmadan iş yapmıyorum genelde, biraz da bu özellik beni ayakta tutuyor sanırım.


Sana tavsiye vermek gerekirse, altınrehber gibi bir adres defteri edin kendine 10 sene öncenin bilgileri olsun, bir firma 10 sene ayakta kalmış ise, seni memnun edecek bir ortam bulabilirsin. 1 2 yıllık firmalarla vakit harcama

Umarım kendimi iyi anlatabilmişimdir.

İyi Çalışmalar.

sevgili meslaktaşlarım...... yorumlarınızın tamamını okumadım çoğu yazdıklarınıza katılıyorum ve hak veriyorum aynı durumları bende çok yaşadım bundan 13 sene önce bu mesleğe dahil olmuştum ama çok uzun bi aradan sonra kaldığı yerden devam ettim. bize kalan bu baba mesleğini devam etmeye çalışıyorum şu an hem matbaa ve reklamı ve gazeteyi aynı anda abilerimle beraber götürmeye çalışıyoruz ben reklam işleriyle uğraşıyorum ve birkaç sene başka firmalarda çalıştım konuyu açan arkadaşımın durumunu bende çok yaşadım ve anlıyorum yazdıklarına katılıyorum yıllar önce herkesin hedefi olduğu gibi benimde hedeflerim vardı çoğunluk olarak ulaştım sabırla ve çok çalışarak tavsiyem asla doğru bildiğinizden vazgeçmeyin şunuda unutmayın herkez grafiker reklamcı yada matbaacı olabilir ama sözkonusu iş olunca kimlerin daha iyi iş çıkaracağını bizler biliriz bırakın sizlere iş teklifini işverenler versin yada ortamı rahat bırakın bi süre bakınki sizleri nasıl bulacaklarını arasınlar inanın bana 99 yılıda biz şubemize grafiker buluncaya kadar türkiyenin tümünü araştırmıştık bi dane bayan arkadaş nerden duymuşsa arkadaşı bizi ardı ve o zaman çok sevinmiştik. evet katılıyorum herkes uzman olduğu konularda devam etse daha uzman olsa parmakla aranır olur internet ortamı geniş bi iş ağıdır değerlendirmek lazım grafikçiler bu gibi ortalarda bir yürek olursa herkes işini yapar gelelim işverenlere arkadaşlar işverenlerin işi kolaydeğil ve herşeyi işvernlere bırakmayın serbest piyasa internet ortamı geniş iş ağı geniş bir topluluk dernekler için örgütlenme yaratıcılık imkanı veriyor bazı deneyimleri yaşamışsınız bi işverenin nasıl battığını benden daha çok sizler gözünüzün önde yaşamışsınız kiriz diye bişe yok küresel ekonomiye yenilmeyecek işveren hemen hemen yoktur türkiyenin imkanı olsada çoğu malzemeyi makinayı takım taklavatı kendisi öretirse çoğu sorun kendiliğinden çözülür. işverende rahatlar işçide 2 yıl önce ared de dahil oldum her bültenine eğtim seminerlerine katılmaya çalışırım (izmirdekine gelemiyecem malesef) bu gibi derneklerin gerçekten türkiyeye faydası oluyor yaptıkları eğtim ve iş kolu açma destek çok önemli değerli meslaktaşım şu an kendi işimi yapıyorum antalyanın küçü bi ilçesinde küçük bi iş yerim var bence grafikçilerin tümü kendi iş yerlerini açmalı bakın o zaman insanlar nasıl grafikçi arıyor çok masrafınız da yok sadece bi pc bide masa ihtiyacınız grafik tasarım dedinizmi hele izmir gibi bi yerde fason işlerle geçinirsiniz yawaş yawaş fotokopi dijital fotokopi derken kendi işinizi büyütürsünüz tavsiyem bu ( herkes sorununu anlatır kimse çözüm olacak önünü açacak yolu göstermez) yada aramaz verdiğiniz emek çok değerlidir sizlerde çok değerlisiniz insanlar kolay yetişmiyor kolay uzman olmuyor uzman olan insanlar kolay bulunmuyor herkes farkında olmalı

Bu mesleğin bu hale gelmesinin öncelikli sebebi bence çok ucuza iş yapan hatta çoğu zaman resmen bedavaya çalışan, 10 liraya ambalaj yapıp da ambalajın üzerinde tasarlanan logodan para almayan, böylece sektörün anasını ağlatan kan emicilerdir. Bu kadar çok bedava çalışan adam dolaşırsa piyasada, fiyatlarda yerlerde sürünür tabi.

grafikerciler oluştu ve patladı. grafiker ve grafikerci birbirinden ayırdedilemyince temel sanat kurallarına göre tasarımın işlevsel görevleri yerini dropshadow a bıraktı. ve olmassa olmazı sayfanın altından geçen eğri bir kuşağa bıraktı.
masaüstü yayıncılık tüketim dahilinde
onları 3d sektörü web sektörü ve nihayetinde motion graphic, görsel efekt takip edecek.
10 sene sonra 300 liraya after efekt kullanalar için ilanlar verilecek ve after efekt içinde animasyonlu kuşak ve ışık efetkleri geçecek... parlama 'shine' filtreleri...

temel sebeplerden biri endüstri ve uzmanlaşma. kendini besleyen bir görsel endüstri kendi içinde tasarımcılarının daha kaliteli yetiştirebilir ayrıca daha kaliteli iş akışını oluşturabilir. bir alandan birşey uzmanı olmak gerekli kanumca. mesela sadece illustrasyon yapmak sadece fotoğraf çekmek, sadece dizgi yapmak olmak gibi... herkes her işe atılınca böyle oluyor. standart o yüzden düşük.
mesela okulda ingilizce öğretmenin resim dersine girmesi gibi. dizgici ile fotoğraçı çorba oluyor.
hem animasyon hem masaüstü yayıncılık hem interaktif derken %10 yetkinlik oluyor.
az pilav üstü ajans kurmak gibi olmasın ama sırayla tüketimin diğer alanlarda olacağını tahmin etmekle beraber üzülüyorum.

sonuç:
1-temel sanat kurallarına göre gösterge bilime daha çok önem vermek gereikyor
2-bir alanda uzmanlaşmak gerekiyor.

.dediklerinize katılıyorum.

türkiyede tasarımın pek bi degeri yok velhasılıkelam

Sonuna kadar yanındayım nazmiye aynı sorunu bnde yaşıyorum surekli o yuzden iş iş il il geziyorum resmen gidip çalışmadıgım il kalmadı neredeyse ama hepsinde aynı sorun geri kafalılık, aç gözlülük ve hırs yüzünden en büyük zararı biz goruyoruz. Belgelerimiz var ama kimin umurunda. photoshopta 2 resimle oynayan herkez grafikerim diyor. tabelacıların hepsi iş tanımında grafikerim diyor. ücret konusunda soylencek soz bile yok... burası türkiye ve bu asla değişmez......... Ama denemek lazım. bişeyler yapmak lazım... her meslek grubu hakkını birşekilde savunuyo örneğin şuan sağlık sektorunun iş bırakması gibi.
yanlışmı düşünüyorum bilmiorum ama artık grafikerlerinde birlik olması elini masaya vurması ŞART...

arkadaşlar günümüzde aynı sorunla web tasarımcılarda karşılaşmakta 3kuruşa hazır şablona içerik yapıştıran ve satan kişiler yüzünden web tasarım piyasasıda sürünüyor kimse hakkı olan miktarı alamıyor malesef böyle emeğe saygısı olmayan insanlar yüzünden, yani kimse emeğinin hakkını alamıyor.

Profesyonel İş hayatına bi gazetede başladım. önce muhabir sonra dizgi işleri olarak devam etti. ama asıl ilgi alanım Web Tasarım işiydi. neyse ilk hafta tabi uzman bi corel ciden yardım alarak basladım 2 ci hafta tek basıma yaptım ve fiyasko tasarım berbat oldu sonra alıştım yavas yavas öğrendim Corel draw ı çok sevdim. tasarım konusunda kendimi geliştirdim. herşey iyi gidiyordu ama maaş konusuna kafamı taktım 550 tl maaş alıyordum sigorta söz verilmesine rağmen yapılmamıstı . rest çekip ayrıldım işten. sonra aynı iş yeri yine benleirtibata geçerek sigorta yapıcağını ve maaşı arttıracağını söyledi.
600 tl maaş + sigorta ile gidim tekrar ama ne varki maaş çok düşük geliyordu bana... Neden mi ?

gazete dizgisi
web sitesi editörlüğü
muhabirlik
telefonlara fln bakıyordum
kapıya bakıyordum
arada bir cay fln yapyordum
sabah 7'de iş başı (ki ben asla 7 de gitmedim 8 gibi giderim) akşam güneş batımına kadar çalışmak
ve sonrada en son hamlesi patronun abone servisindeki eleman işten ayrıldı bu yükü benim üzerime yükledi.
uyardım kendisini bak bu böyle olmaz dedim dinlemedi.
ve artık bir köle gibi çalıştıgımın farkına varmaya basladım.

hiç düşünmeden ayrıldım işten...

Arkadaşlar malesef grafikerlik artık ayaklar altında olan bir meslek hazır şablonların hayatımıza girmesi grafikerliği ucuzlattı...

ve ondan sonra karar verdim. Saygın bir meslek edineceğim diye
Şu an Özel bir kurumda Yazılım ve veritabanı programla eğitimi almaktayım.

bu işler nasıl düzelirr ?

Grafikerlerin Sivil toplum Kuruluşları var mı? ben bilmiyorum ama yoksada Mutlaka olmalı
bu medeni toplumlarda vazgeçilmez bir unsur.

sadecegrafikerlerin değil bütün meslek gruplarının stk sı olmalıdır. böylece Patronlar artık iş ilanlarında hem grafikten hem webden hem çay demlemekten anlayan köleler armaktan vazgeçerler....

Çok haklısınız arkadaşlar! Bu işin okulunu okuyarak öğrenen kişilerin en büyük problemi budur!
Bende bir firmada çalışıyorum, işe başladığımda 16 tane grafik işine ve 1 bu işe başvurmuştum. Grafikte fiyat konusunda kimseyle anlaşamadım. Bu işi seçtim ama ucuza mesleğimi yapsam die düşünmüyor değilim. Sadece sekreterlik olsa iyi yanında, ucak bileti rezervasyonları değitrime, yapılan alışverişlerin iptali, evde bozulan televizyonun servise haber verilmesi evden alınması ve geri getirilme hizmetleri, bunun yanında çalıştığım firmaya billboard, broşür, el-ilanı vb bilumum grafikerlik hizmetlerinin ücretsiz yapılması. (Ücretsiz çünkü ben zaten belirli saatlerde iş yerindeyim va müsait zamanlarım oluyormuş. Bu kadar işin arasında müsait zamanım varmış gibi görünmesine ben bile inanamıyorum ya neyse...) Onların o'suyla bunların bu'suyla uğraşmalar! İş arayacağım tamam bu dediğim bir iş bulabilmeyi umud ediyorum. Ya da kalbimi ferah tutmak için en azından sevdiğim mesleği yapıyor olacağımı düşünüyorum. Kimsenin evine aldığı trambolinini kurmadılar diye firmalarının peşine düşmek istemiyorum.
Hakkımızda hayırlısı diyorum. Ama şahsımıza düşen bir görev varsa Grafikerlik İşlerimizi düzeltecek. Sonuna kadar destekçisi oluruz.
Teşekkürler...

DYG-M3' Alıntı:

Çok haklısınız arkadaşlar! Bu işin okulunu okuyarak öğrenen kişilerin en büyük problemi budur!
Bende bir firmada çalışıyorum, işe başladığımda 16 tane grafik işine ve 1 bu işe başvurmuştum. Grafikte fiyat konusunda kimseyle anlaşamadım. Bu işi seçtim ama ucuza mesleğimi yapsam die düşünmüyor değilim. Sadece sekreterlik olsa iyi yanında, ucak bileti rezervasyonları değitrime, yapılan alışverişlerin iptali, evde bozulan televizyonun servise haber verilmesi evden alınması ve geri getirilme hizmetleri, bunun yanında çalıştığım firmaya billboard, broşür, el-ilanı vb bilumum grafikerlik hizmetlerinin ücretsiz yapılması. (Ücretsiz çünkü ben zaten belirli saatlerde iş yerindeyim va müsait zamanlarım oluyormuş. Bu kadar işin arasında müsait zamanım varmış gibi görünmesine ben bile inanamıyorum ya neyse...) Onların o'suyla bunların bu'suyla uğraşmalar! İş arayacağım tamam bu dediğim bir iş bulabilmeyi umud ediyorum. Ya da kalbimi ferah tutmak için en azından sevdiğim mesleği yapıyor olacağımı düşünüyorum. Kimsenin evine aldığı trambolinini kurmadılar diye firmalarının peşine düşmek istemiyorum.
Hakkımızda hayırlısı diyorum. Ama şahsımıza düşen bir görev varsa Grafikerlik İşlerimizi düzeltecek. Sonuna kadar destekçisi oluruz.
Teşekkürler...

Genişletmek için tıkla ...

delikarga' Alıntı:

yazılanların her kelimesine, harfine katılıyorum ama piyasa dediğimiz koşulları birazda biz oluşturmadık mı ? bir logotype kaça çizilir, kaç alternatif çalışılır diye bir kural zinciri yoksa, işin piyasası dediğimiz şey kör bulduğunu şekline dönüşmüşse bizim hiç kabahatimiz yok mu ? mesleğe yeni başlarken ne kadar prensip sahibiydik, 5 liralık işleri hiç mi 2 liraya evde orda burda yapmadık. birileri 10 liraya çalışırken biz 6-7 liraya işi öğrenmek için çalışmadık mı ? bence biraz matbaacılar, biraz grafikerler biraz onlar biraz bunlar ve biraz biz piyasayı belirledik. şimdi kimimiz yaptığımız işin avrupada çok para etmesinden, maaşların azlığından, kartvizit yanına logotype çizilmesinden, peşinatsız çalışılmasından, vergisiz kayıtsız kuyutsuz çalışılmasından yada ne bileyim bir yığın şeyden şikayetçiysek sanırım biraz bizde suçluyuz yada ben kendi adıma suçluluk duyuyorum.

saygılar

Genişletmek için tıkla ...

https://www.grafikerler.net/ajans-batirma-teknikleri-t12344.html

Suçlu uzakta değil; aynada.

https://www.grafikerler.net/is-kanunu-t44313.html

Ben de mesleğime sevgimi de saygımı da yitirdim. burada bazen grafiker olmak istiyorum diye yırtınanları gördükçe bunlar ne istediklerinin farkında mı acaba diye düşünüyorum. Çalış didin patron kaprisi müşteri kaprisi mşteri temsilcisi kaprisi çek yıllarca "iki tuşa basar bende yaparım senin yaptığını" desin müşteri.

Ben artık bu işi sevmiyorum iş yerinde de mutsuzum kimseyle konuşmak içimden gelmiyor, düzgün işte çıkaramıyorum haliyle, yazı hizalamaya bile tahammülüm kalmadı desem yeridir. Meslek değiştirmek istiyorum ama ne yapabileceğimi hiç bilmiyorum. Hiç gülmüyorum içimden gelmiyor.
Sabahları hazırlanmak yerine öylece oturmuş uzaklara dalmış yakalıyorum kendimi..

Tabi bu duruma biraz da çalıştığım yerdeki patronumun ve çalışma arkadaş(!)larımın etkisi ile geldim. Hergün her sabah güleryüzle gittiğim herkese günaydın dediğim iş yerinde çoğu zaman yüzüme bön bön bakılıyor ve ya günaydına benzer bir homurtu duyuyorum. Sonra patronun bağırıp çağırmaları başlıyor o bitiyor derken benle sürekli dalga geçiliyor telefonda birine bişey demişim bir kahkahadır kopuyor sana gülüyoruz diyorlar, başkalarının hataları üzerime yıkılıyor; örneğin promosyoncu ve ya matbaacı gibi bir tedarikçinin göndermesi gereken malzemeyi eksik gönderdiği / göndermediği için küfüre varmak üzere olan hakaretleri o değil ben dinliyorum, niçin akıl etmemişim söylememişim, aramamışım.pratik zekalı değilmişim... Herkesin içinde aşağılanıyorum özgüvenim paramparça, iş üretemiyorum, fikir üretemiyorum, gene de hala her sabah güleryüzlü davranıyorum hiçbişey olmamış gibi davranıyorum. ama geçen gün bana sen sıradan birisin dediler, sen bırak bu işleri dediler. O zamandan beri de iş vermiyorlar, Kibarca kapıyı gösterdiler anlayacağınız... bende yapacak birşeyim yok sekreterlik ilanlarına falan bakayım diyorum... yıllarıma yazık oldu.... değil sevmemek bu meslekten tiksinmeye başladım...

Haydiiiiiiiiiiiii.... hep beraber Kıbrısa arkadaşlar, bize burda ekmek yok!!!

designxtech' Alıntı:

kıbrısa gel. geldikten 1 hafta sonra iş bulamazsan ben hiçbirşey bilmiyorum. 6 yıllık grafikerim 4 senedir maaşım 2.5 un üzerinde. yanlış anlamayın. birazda kişiyle ilgili. söylediklerinin hepsine katılıyorum. ha heryer böyle değil ancak burada grafikerin maaşı ortalama 1.7 1.9 arası..

Genişletmek için tıkla ...

Hepimizin derdi aynı iş çok, para yok çalışın bedavadan yılların emekleri boşaymış deyip hayıflanın.... Bakın adamım işini biliyor Kıbrısta süper para kazanıyormuş. 1999 yılında Almanyada arkadaşımın kardeşi 3.000 mark alıyordu o zamanlar biz burda 900 tl alıyorduk... Hemde matbaa bilgisi olan, baskı hazırlık aşamasından işin müşteriye teslimatına kadar....
Şimdi haydi neye üzülelim para kazanamadığımıza mı, işlerin envayi türlü hırsızlıklarla yapılmasına mı, iki tuş basanın grafiker olmasına mı yoksa 3 yıllık grafikerin bana telefon açıp "abla corelde yazıları nası konvert ediyoduk" diye sormasına mı.... konuşarak olmuyor bitmiyor dertler, arkadaşın birine katılıyorum hepimiz çiçek ekelim... onlar 2.5 tl ye logo yapmaya devam edip mutlu olsunlar

"O yaptı oldu, ben de yapabilirim" şeklinde bir fizibilite anlayışımız var. Kayseri'de İstikbal kanepeleri kurulup, başarıyla büyüyünce ardından 350 tane kanape firması kuruldu.

Naim Süleymanoğlu geldi, dört tane dünya halter şampiyonu çıktı. Konya'da Kombassan kuruldu. Bu firmanın başarılı olduğunu gören diğer Konyalılar, hemen ardından 80 holding kurdu. Nez, dans ederek başarılı olunca, kalçasını sallayabilen herkes kendisinin de Nez olabileceğini sandı.

Bir Türk bir iş başarınca, onu yakından tanıyan tüm Türkler, o işi başarabileceğini sanıyor. Mantık hep aynı, o yaptı oldu ben de yapabilirim!

https://www.kigem.com/content.asp?bodyID=976

Grafik tasarım işine girenlerin bir kısmı da böyle: "Ahanda, ben de yaptım oldu yauuvv!!"

hem okudum, hem üzüldüm, hem de güldüm. bunlar sadece senin değil, taşrada yaşayan tüm meslektaşlarımızın ortak problemleri. her yaşadığını yaşadık. emin ol. ben senden çok daha yaşlıyım. bu mesleğin altın çağını yaşadım. harika bir işti ve saygınlığı vardı. paraya para demiyorduk. iyi olan kazanıyordu. ben de iyiydim ve kazanıyordum. öyle ki müşterilerim kuyruktaydı. 03:00'de bile bekleyen müşterime işi bitirip teslim ediyordum. para mı? yarısı peşin, yarısı iş teslimindeydi. keyifleri bilirdi. öyle zamanlar yaşadım yani. ) ooof, of... ne günlerdi.
sonra... bilgisayar girdi reklam dünyamıza. sonra internet. artık onlarca efekt, milyonlarca resim vardı. kopyala yapıştır vardı artık. resim, desen, kompozisyon, renk bilgisi, perspektif, temel tasarım kavramları... onlarda neymiş. bilmeye ne gerek var ki. 200 - 300 tl. yi ver, git bi kursa, biraz ps, biraz ai ya da cdr. öğren. tamam. oldun artık. hadi git çalış. 500 mü olur, 600 mü? artık Allah ne verdiyse. nasıl olsa sallasan grafikere çarpıyor.
işte böyle arkadaşım. olay bundan ibaret. bunu da fırsat bilen aklı evveller kan kusturmaya başladılar. esnek çalışma saatleri, cumartesi akşamlara kadar, telefonlara bak, akşam yemeğinden sonra verirsen iyi olur... iş bu derecede. yapacak bişey yok.
bir kaç iyi adam var. mücadele veriyorlar. ama olacak gibi değil. dernek falan kurtarmaz durumu.
ancak oda olursa belki. yani avukatların barosu, eczacıların odası gibi. kanunlar değişmeli. reklam ajansı açmak kolay olmamalı. sertifika, belge, ehli olmalı şartları aranmalı. işçi kanunları değişmeli. örneğin işçi çalıştıracakca bir işyeri teminat yatırmalı. ama kanunlar işverenden yana olduğu için canım türkiye'mde zor. uzun hikaye yani.
kasma fazla yani. sıkma canını fazla. hepimiz aynı durumdayız. ve yapacak pek bi şeyimizde yok. kabul etmek zor, biliyorum. ama en azından fazla acı çekmiyorsun...
sevgiyle kal.

Allah sabır versin dostlar...